Güncel
OSMANLI ARŞİVLERİNDEKİ KAYITLARDA MİHALİÇ’TE KİLİSELER

Şaban Yalazı
Hüdavendigar Vilayeti Salnameleri’nin 1899 yılı kayıtlarında Mihaliç kazasında 18 cami, 4 mescid, 4 kilise, 1 manastır ve 1 havra olduğu kayıtlı. Buradaki 18 camiden sadece üçü günümüze kadar gelebilmiştir. Bunlar da taş yapı olduğu için İmaret Camii, Ulu Cami ve Kümbetli Camii’dir.
Yapım yıllarından günümüze kadar geçen zaman içerisinde meydana gelen depremler, yangınlar, olumsuz iklim koşulları ve yapıları ayakta tutabilecek maddi kaynak ihtiyaçlarındaki yetersizlikler, bu tür yapıların ayakta kalmasını güçleştiren etkenlerden sadece birkaçıdır.
Ulu Cami zaman zaman geçirdiği tamir çalışmaları nedeniyle daha şanslıyken, İmaret Camii özellikle 1855 depreminde gördüğü ağır hasar nedeniyle ancak 1968’de başlayan onarım çalışmalarıyla 12 Temmuz 1980’de tamamlanarak ibadete açılabilecek aşamaya getirilebilmiştir. Diğerlerinden Abdullah Paşa, Mirahur Ali Ağa, Runguç Paşa, Hacı Ali, Nasrullah Paşa gibi camiler yıkılıp yerlerine yenileri yapılırken, meydan düzenlenmesi sırasında Hoşkadem Ağa Camii tamamen ortadan kaldırılmıştır. Diğer camiler biraz da yapı kalitesi itibariyle zamanın acımasız tahribatına dayanamamışlardır.
Zamanın acımasız tahribatı mescitlerde de kendini göstermiştir. Olumsuz tabiat şartlarının yanı sıra mescitlerin ayakta kalabilmesi, biraz da gerekli olan vakıf maddi kaynaklarının olmayışıyla bakımsızlıktan kaynaklanmıştır. Manastır (Mamuriyet) Mahallesi’ne adını veren manastır da bakımsızlıktan yıkılmıştır.
Gelelim kaza içindeki 4 kiliseye.
Bunlardan 1 tanesi Ermeni kilisesi, diğerleri Rum kiliseleri idi. Ermeni kilisesi Pehlivan Adem ile Sayıoğulları’nın evlerinin karşılıklı olduğu dörtyol kavşağında idi. Yangından sonra yapılan şehir planlamasında Karacaahmet Caddesi açılırken yıkıldı. Haghia Demetrios (Dimitrios) ve Haghia Paraskevi adını taşıyan kiliselerden birisi Vodinalı Ahmet’in evinin bahçesinde, Sarı Kilise denilen diğeri ise Yeni Mahalle’de Uluabatlı Hasan Camii’nin arka tarafındaki bölgede idi. Yanında da Rum mezarlığı vardı. Şimdi bunların yerini belirtecek hiçbir şey yoktur. Tek şanslı olan Yahudi cemaatinin gittiği Havra’da Kümbetli Camii’nden kaynaklanan geçmişi nedeniyledir. Kümbetli Camii zamanında Havra ve kilise olarak da hizmet vermişti. Caminin mermer sütununun üzerinde haç motifini hala görmek mümkün. Arka odada doğuya bakan camının iç yüzeyinde bulunan Musevilerin sembolü Davut yıldızı restorasyon çalışmaları sırasında yok edilmiş. Böylece burasının üç dine de ev sahipliği yaptığını gösterecek önemli bir kanıt da ortadan kalkmış oluyor. Caminin bahçesindeki İbranice yazılı mezar taşlarının ne olduğunu zaten bilen de yok.
Şimdi gelelim Osmanlı arşivlerinde Hüdavendigar Vilayeti’ndeki kiliselerin ve gayrımüslim okullarının bakım ve tamir kayıtlarının tutulduğu kilise defterlerindeki Mihaliç ve köylerinde bulunan Rum kiliselerini ve okullarını incelemeye.
Anılan kilise defterlerindeki sırayı aynen muhafaza ederek yaptığımız bu çalışmayı okurlara sunarken, sözü edilen kiliseler ile ilgili değişik kaynaklardan alıntılar yaptığımız bilgileri de paylaşacağız. Böylece üzerinde yaşadığımız topraklarda nelerin yaşandığını ve Lozan Barışı’ndan sonra mübadele göçmenleri olarak topraklarımızı terk eden Rumların bıraktıkları bu mabetlerin akıbetini daha iyi değerlendirelim. Bu arada kısa bir not ta ekleyelim. Apolyont Gölü’nün kuzeyi ile Nilüfer Çayı arasında kalan köyler Rum köyleri idi. Bu köyler 16.yüzyılda koyun çobanlığı yaptırılmak üzere Yunanistan’da Mora’nın Mani bölgesinden getirilmiş esirler tarafından kurulmuştu. Mani’deki çobanlara “Piştikoz” denildiği için buradaki köylere de “Piştikoz köyleri”, günümüzde daha çok kullanılan şekliyle bu bölgeye “piştikoz kırı-çoban kırı” denilmektedir. Bu köylerin ahalisi II. Mahmut dönemine kadar toprakla birlikte alınıp satılan köle statüsünde yaşadıktan sonra, vermekte oldukları otlakiye vergisinden muaf tutularak özgürleştirildiler. Sarayın ihtiyacı için (Hassa-i Hümayun) koyunlara bakan bu köylerdeki çobanlara “koyun kafirleri” denirdi. Miri (devlete ait) sığırlara bakmakla yükümlü olanlar sayım defterlerinde “Hüdavendigarın sığırlarını tutan kullarıdır” diye nitelendirilmektedir. Sığırlara bakan gayrimüslimlere “sığırcı kullar”, bağlara bakanlarına “bağban kafirleri” denirdi.
Aşağıda göreceğimiz kilise defterlerinde kayıtlı kiliselerin isimlerinin başındaki Hagia/Haghia/Haghios kelimesi Aya olarak okunur. Aziz demektir. Yani kiliseler çoğunlukla yapıldıktan sonra aziz kabul ettikleri bir büyüklerinin adıyla anılırlar.
Osmanlı arşivlerindeki kilise defterlerinde bulunan Mihaliç ile ilgili kayıtlar:
– Mihaliç kazasında vaki kilisenin tamirine dair. (Yıl:Hicri 1219/M.1804) (Sayfa 90, Defter 221) (Hangi kilise olduğu belirtilmemiş.)
– Mihaliç kazası mahallesinden Runguç Paşa mahallesindeki vaki Aya Dimitri nam kilisenin tamirine dair. (Yıl:H.1220/1804) (s.125, d.222)
– Mihaliç kazasına tabi Kurşunlu kariyesindeki (köyündeki) kilisenin tamirine dair. (Yıl: H. 1249/1833) (s.100, d.250)
– Mihaliç kazasına tabi Çeşnigir kariyesindeki vaki kilisenin (Kimisi tis Theotoku) tamirine dair. (Yıl: H.1249/1833) (s.107, d.250) Theotokos Kilisesi köyün dışındadır. Günümüze ancak temelleri ulaşabilmiştir. Köy halkı 18.yy.da Yunanistan’ın Karpenisi ve Ağrafa bölgelerinden göç etmişti.
– Mihaliç kazasına tabi Kemerbend kariyesinde vaki kilisenin (Hagia Kiriaki) tamiri ve inşasına dair. (Yıl: H.1250/1834) (s.54, d.251)
– Kirmikir (Harmanlı) kariyesinde vaki Hagios Theodoros (Theologos) nam kilisenin tamir ve inşasına dair. (Yıl: H.1250/1834) (s.62, d.251) Kilise Aziz Theodoros’a ithaf edilmiştir. Üst örtüsü tamamen yıkılmış, harap bir durumdadır.
– Çamlıca kariyesinde vaki kilisenin tamiri ve inşasına dair. (Yıl: H.1252/1836) (s.8, d.252) . Hagios(Hagia/Aya) Georgios Kilisesi. Harap ve terk edilmiş halde. Yapının güney cephesinin doğusunda 1837 tarihli bir kitabe bulunmuştur. A.D.Mordtmann 1850-1859 yıllarında bu kilisenin kısaca tanımını yapmıştır. Bu tanımda moloz taş ve tuğladan yapılmış bu kilisenin yan duvarlarındaki pencerelerin tuğla ile örüldüğü belirtilmektedir. 1960’lı yılların başında köy meydanındaki büyük bir çınar ağacının hemen yanında gördüğüm kilisenin iç yüzeyinde bulunan tasvirler henüz çok canlı idi. Şimdi hiçbir iz kalmamış. O yıllardaki kilise küçük baş hayvanların tutulduğu bir mekan görevini görüyordu. Şu anda her an yıkıldı-yıkılacak bir durumda.
– Canbaz kariyesindeki Haghia Analipsi nam kilisenin tamiri ve inşasına dair. (Yıl:H.1252/ 1836) (s.90, d.252)
– Mihaliç kazası Çakaloğlu mahallesindeki kilisenin tamiri ve inşasına dair. (Yıl: H.1254/1838) (s.147, d.252)
– Mihaliç kazası Kuyumcuoğlu mahallesindeki kilisenin tamirine dair. (Yıl: H.1254/1838) (s.147, d.252)
– Ulubat kariyesindeki kilisenin tamirine dair. (Yıl:H.1257/1841) (s.158, d.254)
– Mihaliç kazasına tabi Çobankırında (diğer adıyla Piştikoz kırında) Subaşı Ağılı kariyesinde vaki Aya Yorgi (Georgios) kilisesinin tamir ve inşasına dair .(Yıl: H.1258/1842) (s.178, d.254) Köyde bir de Hagia Haralambos kilisesi var.
– Karaağaç-ı Kebir (Büyükkaraağaç-Eskikaraağaç) kariyesinde vaki kilisenin (Hagia Georgios) tamir ve inşasına dair. (Yıl: H.1262/1846) (s.120, d.256) Başka bir kaynakta kilisenin adı Mikhael Archangelos Kilisesi olarak geçmektedir. Yapım yılı bilinmemektedir.
– Mihaliç kazasına tabi Çobankırında Karakoca kariyesinde vaki Meryem Ana kilisesinin tamirine dair. (Yıl:1264/1848) (s.50, d.257) Başka bir kaynakta, 1487’de inşa edilmiş Zoodochos Pege kilisesi harap durumda ve üst örtüsü çökmüş kaydı var.
– Mihaliç kazasında Apolyont nam kariyede(köyde) kain Aya Yani kilisesinin tevsien tamirine dair. (Yıl: H.1272/1855) (s.87, d.259) Başka kaynaklarda köyde halen ayakta olan Hagios Pandelemion’un yanında Hagia Georgios ve Hagia İoannis kiliseleri zikredilmektedir.
– Mihaliç kazasına tabi Ulubat kariyesinde vaki harap Mihail Erhankulus kilisesinin tecdiden (yenileterek) inşasına dair. (Yıl: H.1277/1860) (s.219, d.260)
– Mihaliç kazası haricinde (dışında) münhadim (yıkılmış) Aya Peraşkovi (Paraskevi) kilisesinin tecdiden (yenileterek) inşasına dair. (Yıl:H.1284/1867) (s.264, d.262)
– Mihaliç kazasında Seyran kariyesinde kain Hristiyan mektebi arsasının üzerine müceddeden (yeniden) bir mektep inşasına dair. (Yıl: H.1290/1873) (s.29, d.2) Seyran’da Hagia Paraskevi kilisesi var.
– Mihaliç kazasına tabi İkizce kariyesinde kain Aya Yani kilisesinin tecdiden (yenileterek) ve tesfiyen inşasına dair. (Yıl:H.1307/1889) (s.43, d.3)
– Mihaliç kazasında kain (bulunan) harap Rum mektebinin tecdiden inşasına dair. (Yıl:H.1321/1903) (s.123, d.4)
– Mihaliç kazasında kain Ermeni kilisesine ait harap çan kulesiyle kilise yanındaki inas (kız) mektebinin tecdiden inşasına dair. (Yıl: H.1329/1911) (s.214, d.5)
Kaynaklar:
– BOA. A(DVNSKLS).d. 11.9.10.11 ve 12 sayılı belgeler. (Kilise defteri)
– Kaplanoğlu, Raif (1999). Bursa Yer Adları Ansiklopedisi
– Ari Çokona, 20.yy. başlarında Anadolu ve Trakya’daki Rum Yerleşimleri s.137-138
Güncel
HAYATİ İNANÇ’A SEVGİ SELİ

Cumhurbaşkanlığı Sosyal ve Gençlik Politikaları Kurulu Üyesi, Hukukçu-Yazar Hayati İnanç, modern çağın uğultusunun, ahlaki değerler ve inancın sesini bastırmasına izin verilmemesi gerektiğini söylerken, etkili üslubuyla bu anlamda aileye kilit bir görev düştüğünü vurguladı.
Mustafakemalpaşa Kent Platformu, kültür ve sanat etkinlikleri kapsamında 9 Nisan akşamı düzenlenen programda, kendine has üslubuyla edebiyat dünyasının sevilen yazarlarından Hayati İnanç’ı ağırladı.

Kültür Merkezi’ndeki geniş katılımlı program, Kent Platformu Başkanı Burak Malkır’ın, düşünceyle, dili en iyi kullanan yazarlardan olan Hayati İnanç’ı ağırlamanın onurunu yaşadıklarını belirterek, platformun çalışmalarından bahsetmesiyle başladı.
Cumhurbaşkanlığı Sosyal ve Gençlik Politikaları Kurulu Üyesi de olan Hukukçu-Yazar Hayati İnanç, söyleşide, ‘Ahlak ve Aile’ konulu bir sohbet gerçekleştirdi. Tıklım tıklım dolan salonda usta yazarın derin bilgi birikimi ve etkileyici anlatımı damga vurdu. Katılımın yoğun olduğu etkinlikte dinleyiciler usta yazarın zengin içerikli anlatımıyla Divan edebiyatının derinliklerine yolculuk yaptı.

Şiirler, hikâyeler ve kıssalar eşliğinde ‘Ahlak ve Aile’ kavramlarının önemine dikkat çeken İnanç, duygusal bir atmosfer yarattı.
Program sonunda Kent Platformu tarafından Hayati İnanç’a plaket, çerçeveli bir Suuçtu Şelalesi fotoğrafı ve Besmele-i Şerif takdim edildi.
Etkinlik sonunda memnuniyetlerini dile getiren katılımcılar, organizasyonu gerçekleştiren Kent Platformu ve kendilerini edebi bir yolculuğa çıkaran Hayati İnanç’a teşekkür etti.

Güncel
BAŞKAN ŞÜKRÜ ERDEM İLK YILINI DEĞERLENDİRDİ

Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Şükrü Erdem, 6 Nisan 2024’te göreve başlamasının ardından geçen 1 yılı değerlendirdi. Meclis toplantısı öncesinde yayınlanan video ile hizmetlerini kamuoyuyla paylaşan Başkan Erdem, “Daha yeni başlıyoruz, tüm zorlukları aşacağız” mesajı verdi.
Mali disiplinde önemli adımlar
Göreve ciddi bir borç yüküyle başlayan Erdem, şeffaflık ilkesiyle belediye borçlarını afişle halka duyurmuştu. Geçen süreçte esnafa ve müteahhitlere olan 100 milyon TL üzerindeki borç ödenirken, vergi borçları sıfırlandı. SGK borçlarının ise Mayıs veya Haziran ayında bitirilmesi hedefleniyor.

Altyapı ve ulaşımda büyük dönüşüm
İlçede yıllardır ihmal edilen yollar yenilenirken; 2 bin ton sıcak asfalt, 57 km sathi kaplama, 95 bin m² parke taş ve 42 bin m² kaldırım çalışması tamamlandı. Barış Mahallesi’ndeki yollar da yenilendi.
Yenilenen tesisler ve sosyal alanlar
· Şükrü Erdem Spor Tesisleri, 32 milyon TL’lik yatırımla yenilendi.
· Şehitlik Anıtı baştan sona düzenlendi.
· Zabıta Karakolu, Hamzabey Mahallesi’nde modern bir yapıya kavuşturuldu.
· Cevizlik yaşam alanı ve oyun sokağı, mahalle sakinlerinin kullanımına sunuldu.
· Aziz Sancar Parkı Kafe Projesi, yaz aylarında hizmete açılacak.

Sosyal yardım ve tarımsal kalkınma
Ramazan ayında 6.400 kişiye iftar verildi, yılda ortalama 579 aileye yardım ulaştırıldı. Belediyeye ait boş arazilere buğday ekildi. 200 dönüm ekime hazır hale getirildi. Ovaazatlı’da kurulan Tarım Plastat Fabrikası ile üretim destekleniyor.
Temizlikte yeni dönem
Kiralama yerine belediyeye ait araçlarla temizlik hizmeti başlatıldı. Yıllık 20 milyon TL tasarruf sağlandı. Türkiye Belediyeler Birliği’nden 100 çöp konteyneri hibe alındı.
Yeni hizmet noktaları
· Balık Pazarı hizmete açıldı.
· BESAŞ, ilçede 4 satış noktasıyla hizmet vermeye başladı.
· Çocuk parkları, Atatürk, Işıklar ve Taşköprü Mahallelerinde kuruldu.
Akaryakıt ve araç temizleme istasyonu yenilendi
Yüksek kâr marjı ile yapılan anlaşma sayesinde, belediye akaryakıt istasyonu 5 yıl sonunda öz sermayeye eklenecek. Araç temizleme istasyonu da yenilendi.
Unutulmaz gösteri: Türk Yıldızları Mustafakemalpaşa’da
18 Mart Çanakkale Zaferi anma etkinliğinde Türk Yıldızları ilçede unutulmaz bir gösteriye imza attı.

Başkan Erdem: “Eşit hizmet için çalışıyoruz”
Geçen bir yılı “yoğun ama keyifli” olarak tanımlayan Başkan Erdem, “İlçemizde herkesin eşit şartlarda huzurla yaşaması için durmadan çalışacağım” dedi.
Güncel
KARACABEY VAKIFLARI YAYINLANDI

Karacabeyli Araştırmacı Yazar ve YÖREM Gazetesi Köşe Yazarı Şaban Yalazı, Karacabey Vakıfları Projesi kapsamında, Raif Kaplanoğlu, Turhan Çalay, Niyazi Topçu ve Hüseyin Delil ile birlikte hazırladığı ve ilçenin tarihine ışık tutan, “Karacabey Vakıfları” isimli son kitabını yayımladı. Şaban Yalazı, Karacabey’le ilgili bu önemli kitabını yayınlamanın heyecanını yaşıyor.
İlk olarak 1999 yılında, ardından da 2. Baskısı 2009 yılında yayımlanan, “Karacabey” adlı kitabını çıkardıktan sonra araştırmalarını sürdüren Şaban Yalazı, 2016 yılında ikinci kitabı “Nüfus ve Temmettüat Defterlerine göre 19. YY Karacabey’in Toplumsal ve Ekonomik Yapısı”nı çıkarttı. Ardından 2017’de yıllar süren araştırmaları sonucu Yalazı, ‘Hüdavendigar Vilayeti Salnamelerinde Karacabey’i yayına sürdü.
Daha sonra Başbakanlık Osmanlı arşivlerinde Mihaliç ile ilgili belgeleri uzun yıllardır inceleyen Şaban Yalazı, bir önemli projeye daha imza atarak, bu belgeleri 6 cilt halinde derleyerek, 5. eserini İlçe Halk Kütüphanesi’ne hediye etmişti.
Yalazı, son olarak Raif Kaplanoğlu, Turhan Çalay, Niyazi Topçu ve Hüseyin Delil ile birlikte hazırladığı ve ilçenin tarihine ışık tutan, “Karacabey Vakıfları” isimli kitabı yayınladı.
Karacabey’in tarihini araştırmaya devam edeceğini belirten Araştırmacı Yazar Şaban Yalazı, “Uzun yıllardır çok sevdiğim Karacabey’in tarihini her alanda araştırıyorum ve araştırmaya da devam edeceğim. “Karacabey Vakıfları” isimli bu son kitabımı Bursalı Araştırmacı Yazarlar Raif Kaplanoğlu Turhan Çalay, Niyazi Topçu ve Hüseyin Delil ile birlikte hazırladık. Kendilerine katkılarından dolayı çok teşekkür ediyorum. Bu son kitabımın içeriğinde Daha önce hazırladığımız “Hüdavendigar Livası Tahrir Defterleri Mihaliç Kazası” çalışmamızda tahrir/sayım defterlerindeki vakıfları incelemiştik. Bu kez yeksanlığı sağlayabilmek için aynı vakıf bilgilerini alarak Vakıflar Müdürlüğü Arşivi’nden sağladığımız vakifeleri de burada beraberce derledik.
Vakifeler’de toplum yararına hizmet gören cami, medrese, mescit, kervansaray, hamam çeşme gibi kurumların varlıklarının devamı için yapılan yardımların nasıl ve kimler tarafından dağıtılacağı gibi detaylara yer verilir. Ancak zaman içerisinde bu tür kurumlardan birçoğunun hizmetlerinin maddi yetersizlikler nedeniyle tarih sahnesinden silindiğini görüyoruz. Kitabımızın içerisinde ilçemize ait çok sayıda vakıf ve vakıfeleri ile ilgili tarihi bilgiler yer almaktadır.” ifadelerine yer verdi.
-
Bursa Bölge5 yıl ago
“Türkiye, Doğu Türkistan’a sahip çıkmalıdır”
-
Genel3 ay ago
KARACABEY BELEDİYESİ’NDE GÖREV DEĞİŞİKLİKLERİ
-
Ekonomi5 yıl ago
Sütaş’tan “Tereyağı” açıklaması
-
Bursa Bölge4 ay ago
KARACABEY AK PARTİ BURSA’DA YER BULAMADI
-
Bursa Bölge4 ay ago
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN BURSA’DAN SESLENDİ: ASGARİ ÜCRETİN ARKASINDA DURDU BOYKOT ÇAĞRISI YAPTI
-
Bursa Bölge3 ay ago
İŞİTME HASTALARI İÇİN YENİ HİZMET DEVREYE GİRDİ
-
Bursa Bölge9 ay ago
NİLÜFER ÇAYI İÇİN İŞBİRLİĞİ
-
Bursa Bölge6 ay ago
BURSA ULAŞIMINDA ‘YAPAY ZEKA’ DÖNEMİ
Warning: Undefined variable $user_ID in /home/u2093656/public_html/wp-content/themes/zox-news/comments.php on line 49
You must be logged in to post a comment Login