Güncel
“KÖYLÜ MİLLETİN EFENDİSİDİR” – MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

Dostlarım;
Bu makaleye tesadüfen bir arkadaşımın sayfasında rastladım. Şu anda yurdumun tarım durumuna ışık tutacak bir çözüm olarak gördüğümden, sizlere edindiğim bilgileri sunuyorum. Dikkatle okunursa tarımın nasıl kalkınacağına ve bunun ülkemize, çiftçimize nasıl faydaları olacağına sizlerin de benim kadar inanacağınıza eminim.
Yıl 1945. İkinci Dünya Savaşı bitmiş, 60 milyona yakın insan ölmüş, Avrupa’da, Asya’da, Rusya’da şehirler yok olma durumuna gelmiş, sanayi tarım tükenmiş, birçok ülkenin merkez bankalarında metelik kalmamış, ülkeleri Amerika ve Rusya tarafından işgal edilmiş duruma gelmiş. (Şu anda bile Almanya ve Japonya’da askeri kuvvet ve ordu kurmaları Amerika’nın elindedir.)
Harap olmuş şehirlerin imarı insanların yaşamı için lazım olan maddi durum sıfıra yakın. Tek sarılacakları ve neticeye gidecek yol topraklarından alabilecekleri kuvvet. İşte bu günün Almanya’sı ve Japonya’sında; o günlerde insanların inanması, çalışması, sabırla savaş vererek tarımın getirdikleri ile sanayilerini kurarak şu an dünya devletleri arasında üst sıralarda sanayi devi ülkeler olarak yerlerini aldılar.
Makalemin başlığını onun için “KÖYLÜ MİLLETİN EFENDİSİDİR” koydum. Büyük devlet adamı, eşsiz devrimci, muazzam ileri görüşlü, küllerinden bitmiş, tükenmiş, tarihe karışmış, kasasında varlığı olmayan, hemen hemen hiç bir üretim fabrikası olmayan, hasta adam olarak isimlendirilen, Osmanlı’dan 12 milyon borç kalmış devleti yeniden inşa eden ve o ileri görüşü ile dünyaca takdir edilen bir ulus, bir devlet meydana çıkartan büyük önder Atatürk’ün ne kadar doğru bir tespitte bulunduğuna tam 100 yıl sonra şahit oluyoruz.
Şimdi yukarda bahsettiğim bu devletlerin tarım politikalarına gelin bakalım. Ne yapmışlar bir örnekle başlayalım:
Dostlarım;
Savaş sonrası çökmüş ülkeler tarımın organizesini tamamen ele almışlar. Hesap kitap yaparak ancak tarımla kendilerini düzlüğe çıkabileceklerini tespit etmişler. Onun için de topraktan en iyi nasıl faydalanacaklarını kılı kırk yararak hesap edip, çalışarak, tarımı tam randımana sokarak, ekonomilerini ayağa kaldırıp, sanayiye kuvvet vererek düzlüğe çıkmışlar. Kurdukları bu muazzam sistem bugün bile aynen devam ediyor.
Size örnek vermek istediğim bir ülke de Hollanda’dır. Yüz ölçümü bizim Konya vilayetimizden biraz fazla. Bu ülke her yıl 125 milyar dolar tarım ürünü ihracatı yapıyor. (Bizim 20- 25 kat tarım arazimiz olmasına rağmen ancak 30 milyar dolar civarında ihracatımız oluyor)
İşte bunun reçetesi devletin tarıma verdiği önem, destek ve yönlendirmesidir. Burada yani Hollanda’da devletin doğru şekilde işi yönlendirmesinin farkı ortaya çıkıyor.
Hiç bir çiftçi geçen sene soğan çok para yaptı bu sene bende soğan ekeceğim diyemiyor. Nedeni bunu yapanların senelerce nelere maruz kaldıklarını çok kimse bilir. Soğanı misal olarak verdim. Ürün para etti diye her yıl aynısı ekildiğinde bunun ziyan olacağını herkes bilir.
Hollanda’da bu işi kooperatifler organize ediyor. Her çiftçi oraya kayıtlı. Bu yıl ne ekeceğini, en çok arazisinden neyi verimli alacağını soruyor. Orada kaydı olduğundan arazisinin neyi nasıl randımanlı alabileceği ve ekebileceği iki-üç mahsulü seçmesi için kurum ona sunuyor ve çiftçi birini seçiyor. Şuraya bunu ekeyim diye kendi kendine diyemiyor. Hemen kooperatif devreye giriyor. İlk olarak çiftçi bir ziraat mühendisi ve tarımla ilgili diğer yardımcıları ile bir araya geliyor. O yıl ekilecek mahsulün ekilebilmesi için gerekli bilgisi ve ekipmanı var mı diye bakılıyor. Yoksa ona makineleri temin ediliyor. Mahsule neler lazımsa, tek tek ilacı, gübresi belirtiliyor. Yaklaşık ne kadar mahsul alabileceği anlatılıyor. İlaç, gübre, işçilik için maddi durumu yeterli değilse kooperatif tarafından destekleniyor. Mahsul alındı, iş tarladan kaldırılmasına geldi. İşçi için tekrar kurum devreye giriyor. Mahsul kaldırılıyor, depolara konuyor, fiyatları belirlenip satışa sunuluyor ve mal sahibi evet satılsın dediğinde satılıyor. Kooperatif yaptığı katılımın tek tek hesabını vererek, satıştan onları keserek, çiftçinin parasını ödüyor. Bu sistem senelerden beri böyle işliyor.
Buraya kadar okuyan herkes ne kadar güzel bir sistem dedi mi? Dedi ama bu bizde yürümez. Bizde kooperatif dedin mi orada dur derler değil mi? Biliyorum. Size kooperatifin kurucu babası İngiliz Michael Sandown’un bu işlerle alakalı bir kişinin 1838 yıllarında kooperatifçiliği nasıl kurduğundan bahsedeyim.
Anadolu’yu Kayseri, Sivas, Niğde, Yozgat havalisini dolaşırken oradaki AHİ EVRAN kuruluşlarını ve onların beraberce verdikleri çalışmaları gören Michael Sandown, bu kuruluşlardan esinlenerek ülkesine döndüğünde şu anki kooperatiflerin ana hatlarını belirleyip kuruyor. Bizde de Mithat Paşa ona benzer esnaf birliği adı altında bir kuruluş kurmaya çalışıyor. Ama büyük toprak ağalarının karşı gelmesiyle padişah tarafından boğduruluyor ve bu da o işin sonu oluyor.
Gelelim işin özüne; “Böyle gelmiş böyle gider”e artık “dur” demenin zamanı gelmiştir. Şu an örneğini verdiğim devletler geçen hafta kurulmadılar. Bu sistemleri 70 yıldır her yıl daha ileri götürerek uyguluyorlar. Biz neden bunları örnek almayan bir idare ile geriye gidiyoruz? Her yıl ülkemizin tahıl durumu feci şekilde azalıyor. Teknolojiye, ilim ve bilime ayıracağımız parayı dışarıdan ithal ettiğimiz zirai ürünlere harcıyoruz ve ülkemiz her yıl fakirleşmeye mahkum oluyor. Bunun düzelmesi bu kadar zor mu? Devlet bu kadar aciz mi? Şu anda devletin başındaki idarecimiz bir tek istekle kararnameler çıkardığına göre, bizler de en kısa zamanda bu konu ile ilgili çalışmalar yaparak benzer bir kooperatifçilik sisteminin ülkemizin tarım politikasında uygulanmasını çiftçiler ve biz ülke insanları olarak istiyoruz.
Bu makaleyi bilhassa çiftçiler ve hayvancılıkla uğraşan arkadaşlar okuyarak, aralarında konuşarak, kendilerini düzlüğe çıkaracak ve ülkemizin kalkınmasına büyük katkı sağlayacak benzer bir hamleye katılmaya başlamalılar. Başka çare yok. Her şeyden evvel önce inanacaklar.
Sadece toprak sahibi olarak değil, ziraatle alakalı her dalın insanları ile görüşerek, beraber çalışma ile devletin tüm imkanları seferber etmeye başlanmalı; ancak bunu eski kooperatif düzenleri ile değil, tamamen devletin koyduğu şartlara uyan, tüm hesapları her yıl düzenli olarak devlet tarafından yapılan, öyle akrabalara ya da hatırlı kişilerin tanıdıklarına peşkeş çekilmeyecek sistemlerle, yüzde yüz Avrupa’da tam muvaffak olmuş bir devlet sistemi uygulanarak kurulmalıdır. Böyle bir sistemin ülkemize büyük bir artısı olacağına gönülden inanıyorum.
Kalın sağlıcakla.
Önemli Bilgi:
Hollanda:
Yüz Ölçümü: 41.000 km2
Nüfus:17.500
Konya:
Yüz Ölçümü:38.000 km2
Güncel
MATLI: “ÇOCUKLARIMIZ GELECEĞİMİZİN EN KIYMETLİ MİRASÇILARIDIR”

Bursa Ticaret Borsası (Bursa TB) Yönetim Kurulu Başkanı Özer Matlı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 105. yıl dönümü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla kutlama mesajı yayımladı.
23 Nisan 1920 tarihinin Türk milleti için yalnızca bir Meclis’in açılışı değil, aynı zamanda bağımsızlık ve milli egemenlik yolunda atılmış tarihi bir adım olduğunu vurgulayan Başkan Matlı, mesajında şu ifadeleri kullandı:
“Egemenliğin kayıtsız şartsız Türk milletine ait olduğunu tüm dünyaya ilan ettiğimiz 23 Nisan, bir milletin kendi kaderine sahip çıkışının ve bağımsızlık yolunda sergilediği büyük iradenin simgesidir.
Atatürk’ün bugünü çocuklara armağan etmesi, milletimizin geleceğinde söz sahibi olan genç nesillere duyduğu güvenin en açık göstergesidir. Bugün bizlere düşen görev ise çocuklarımızı çağın gerekleriyle donatarak onlara daha müreffeh ve daha sürdürülebilir bir gelecek bırakmaktır.
Bursa Ticaret Borsası olarak bizler de bu sorumluluğun bilinciyle, eğitime yapılan her katkının ülkemizin yarınlarına yapılan en kıymetli yatırım olduğuna inanıyoruz. Bu anlayışla bugüne kadar gerek nitelikli mesleki eğitim altyapısının güçlendirilmesi, gerekse öğrencilere ve eğitim kurumlarına yönelik destek projeleri ile gençlerimizin donanımlı bireyler olarak yetişmelerine katkı sağlamak için var gücümüzle çalıştık, çalışmaya da devam ediyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 105. yıl dönümünü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı en içten duygularımla kutluyor; başta Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm kurtuluş kahramanlarımızı rahmet ve minnetle anıyorum.”
Güncel
HAYATİ İNANÇ’A SEVGİ SELİ

Cumhurbaşkanlığı Sosyal ve Gençlik Politikaları Kurulu Üyesi, Hukukçu-Yazar Hayati İnanç, modern çağın uğultusunun, ahlaki değerler ve inancın sesini bastırmasına izin verilmemesi gerektiğini söylerken, etkili üslubuyla bu anlamda aileye kilit bir görev düştüğünü vurguladı.
Mustafakemalpaşa Kent Platformu, kültür ve sanat etkinlikleri kapsamında 9 Nisan akşamı düzenlenen programda, kendine has üslubuyla edebiyat dünyasının sevilen yazarlarından Hayati İnanç’ı ağırladı.

Kültür Merkezi’ndeki geniş katılımlı program, Kent Platformu Başkanı Burak Malkır’ın, düşünceyle, dili en iyi kullanan yazarlardan olan Hayati İnanç’ı ağırlamanın onurunu yaşadıklarını belirterek, platformun çalışmalarından bahsetmesiyle başladı.
Cumhurbaşkanlığı Sosyal ve Gençlik Politikaları Kurulu Üyesi de olan Hukukçu-Yazar Hayati İnanç, söyleşide, ‘Ahlak ve Aile’ konulu bir sohbet gerçekleştirdi. Tıklım tıklım dolan salonda usta yazarın derin bilgi birikimi ve etkileyici anlatımı damga vurdu. Katılımın yoğun olduğu etkinlikte dinleyiciler usta yazarın zengin içerikli anlatımıyla Divan edebiyatının derinliklerine yolculuk yaptı.

Şiirler, hikâyeler ve kıssalar eşliğinde ‘Ahlak ve Aile’ kavramlarının önemine dikkat çeken İnanç, duygusal bir atmosfer yarattı.
Program sonunda Kent Platformu tarafından Hayati İnanç’a plaket, çerçeveli bir Suuçtu Şelalesi fotoğrafı ve Besmele-i Şerif takdim edildi.
Etkinlik sonunda memnuniyetlerini dile getiren katılımcılar, organizasyonu gerçekleştiren Kent Platformu ve kendilerini edebi bir yolculuğa çıkaran Hayati İnanç’a teşekkür etti.

Güncel
BAŞKAN ŞÜKRÜ ERDEM İLK YILINI DEĞERLENDİRDİ

Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Şükrü Erdem, 6 Nisan 2024’te göreve başlamasının ardından geçen 1 yılı değerlendirdi. Meclis toplantısı öncesinde yayınlanan video ile hizmetlerini kamuoyuyla paylaşan Başkan Erdem, “Daha yeni başlıyoruz, tüm zorlukları aşacağız” mesajı verdi.
Mali disiplinde önemli adımlar
Göreve ciddi bir borç yüküyle başlayan Erdem, şeffaflık ilkesiyle belediye borçlarını afişle halka duyurmuştu. Geçen süreçte esnafa ve müteahhitlere olan 100 milyon TL üzerindeki borç ödenirken, vergi borçları sıfırlandı. SGK borçlarının ise Mayıs veya Haziran ayında bitirilmesi hedefleniyor.

Altyapı ve ulaşımda büyük dönüşüm
İlçede yıllardır ihmal edilen yollar yenilenirken; 2 bin ton sıcak asfalt, 57 km sathi kaplama, 95 bin m² parke taş ve 42 bin m² kaldırım çalışması tamamlandı. Barış Mahallesi’ndeki yollar da yenilendi.
Yenilenen tesisler ve sosyal alanlar
· Şükrü Erdem Spor Tesisleri, 32 milyon TL’lik yatırımla yenilendi.
· Şehitlik Anıtı baştan sona düzenlendi.
· Zabıta Karakolu, Hamzabey Mahallesi’nde modern bir yapıya kavuşturuldu.
· Cevizlik yaşam alanı ve oyun sokağı, mahalle sakinlerinin kullanımına sunuldu.
· Aziz Sancar Parkı Kafe Projesi, yaz aylarında hizmete açılacak.

Sosyal yardım ve tarımsal kalkınma
Ramazan ayında 6.400 kişiye iftar verildi, yılda ortalama 579 aileye yardım ulaştırıldı. Belediyeye ait boş arazilere buğday ekildi. 200 dönüm ekime hazır hale getirildi. Ovaazatlı’da kurulan Tarım Plastat Fabrikası ile üretim destekleniyor.
Temizlikte yeni dönem
Kiralama yerine belediyeye ait araçlarla temizlik hizmeti başlatıldı. Yıllık 20 milyon TL tasarruf sağlandı. Türkiye Belediyeler Birliği’nden 100 çöp konteyneri hibe alındı.
Yeni hizmet noktaları
· Balık Pazarı hizmete açıldı.
· BESAŞ, ilçede 4 satış noktasıyla hizmet vermeye başladı.
· Çocuk parkları, Atatürk, Işıklar ve Taşköprü Mahallelerinde kuruldu.
Akaryakıt ve araç temizleme istasyonu yenilendi
Yüksek kâr marjı ile yapılan anlaşma sayesinde, belediye akaryakıt istasyonu 5 yıl sonunda öz sermayeye eklenecek. Araç temizleme istasyonu da yenilendi.
Unutulmaz gösteri: Türk Yıldızları Mustafakemalpaşa’da
18 Mart Çanakkale Zaferi anma etkinliğinde Türk Yıldızları ilçede unutulmaz bir gösteriye imza attı.

Başkan Erdem: “Eşit hizmet için çalışıyoruz”
Geçen bir yılı “yoğun ama keyifli” olarak tanımlayan Başkan Erdem, “İlçemizde herkesin eşit şartlarda huzurla yaşaması için durmadan çalışacağım” dedi.
-
Bursa Bölge5 yıl ago
“Türkiye, Doğu Türkistan’a sahip çıkmalıdır”
-
Genel4 ay ago
KARACABEY BELEDİYESİ’NDE GÖREV DEĞİŞİKLİKLERİ
-
Ekonomi5 yıl ago
Sütaş’tan “Tereyağı” açıklaması
-
Bursa Bölge4 ay ago
KARACABEY AK PARTİ BURSA’DA YER BULAMADI
-
Bursa Bölge4 ay ago
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN BURSA’DAN SESLENDİ: ASGARİ ÜCRETİN ARKASINDA DURDU BOYKOT ÇAĞRISI YAPTI
-
Bursa Bölge4 ay ago
İŞİTME HASTALARI İÇİN YENİ HİZMET DEVREYE GİRDİ
-
Bursa Bölge9 ay ago
NİLÜFER ÇAYI İÇİN İŞBİRLİĞİ
-
Bursa Bölge7 ay ago
BURSA ULAŞIMINDA ‘YAPAY ZEKA’ DÖNEMİ
Warning: Undefined variable $user_ID in /home/u2093656/public_html/wp-content/themes/zox-news/comments.php on line 49
You must be logged in to post a comment Login