Karacabey kamuoyunda son günlerde kulaktan kulağa yayılan ve idari çevrelerde sıkça dillendirilen bir iddia, ilçede büyük bir hareketlilik yarattı. 2023 yılının Ekim ayında Karacabey Kaymakamlığı görevine atanan Hakan Kafkas’ın, görev süresinin bitimine henüz bir buçuk yıl olmasına rağmen merkeze atanabileceği konuşuluyor.

Ankara’da yeni bir görev mi?

Kaymakam Hakan Kafkas’a yönelik bu iddiaların arkasında, İçişleri Bakanlığı bünyesinde kritik bir görev olduğu öne sürülüyor. İddialara göre, önümüzdeki günlerde yayımlanması beklenen Mülki İdare Amirleri Atama Kararnamesi kapsamında Kafkas’ın merkeze atanarak Ankara’da önemli bir pozisyona getirileceği konuşuluyor.

Hakan Kafkas’ın daha önce GAMER (Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi) Başkanlığı, çeşitli illerde kaymakamlık, kayyum belediye başkanı görevlerinde bulunmuş olması, bu görevlendirme ihtimalini kuvvetlendiriyor. Kulislerde konuşulanlara göre, Kafkas’a müfettişlik gibi önemli bir görev tebliğ edilmesi gündemde.

Karacabey’de etkili ve sahada bir yönetici profili

Göreve başladığı günden bu yana Karacabey’de özellikle sahada aktif bir yönetici profili çizen Kaymakam Hakan Kafkas, kısa sürede halkın ve yerel yöneticilerin takdirini kazanmıştı. Haftalık kırsal mahalle ziyaretleri, birebir vatandaş buluşmaları ve düzenli muhtar toplantılarıyla tanınan Kafkas, ilçedeki kamu kurumları arasında da disiplinli, çözüm odaklı ve net tavrıyla dikkat çekti.

Kafkas’ın, muhtarlara yönelik olarak yaptığı “Talep varsa yazılı olacak. Söz uçar, yazı kalır” çıkışı, ilçede hâlâ sıkça anılan ve yöneticilik tarzını özetleyen bir yaklaşım olarak görülüyor.

Resmî açıklama henüz yok

Söz konusu gelişmeyle ilgili olarak şu ana dek ne Karacabey Kaymakamlığı ne Bursa Valiliği ne de İçişleri Bakanlığı tarafından resmi bir açıklama yapılmış değil. Ancak ilçedeki siyasi temsilciler ve kurum yetkilileri, bu söylentinin doğruluk payı taşıdığını ve gelişmelerin yakında netlik kazanacağını ifade ediyor.

Özellikle Karacabey’e dair stratejik kararların konuşulduğu bazı üst düzey toplantılarda, “yakında görev değişikliği olabilir” şeklinde yorumların yapıldığı da kulis bilgileri arasında yer alıyor.

Tayin gerçekleşirse, Karacabey’de son dönemde uygulanan kamu hizmetlerinde saha odaklı yönetim anlayışı, yeni bir döneme devredilecek. Vatandaşla kurulan doğrudan iletişim, yerinde tespit edilen sorunlara hızlı çözüm üretilmesi ve kırsal mahallelere verilen önem, Kaymakam Kafkas’ın ilçedeki görev süresinin ayırt edici başlıkları arasında yer aldı.

Maliyeti 4 lira olan soğan tarlada 1 liraya satılınca üreticinin zararı 3 lira oldu. Hal böyle olunca soğan da çiftçinin gözlerini yaşarttı.

Kilogram maliyeti 4 lira olan soğan tarlada 1 lira, tüccarda 6 lira, markette 15 lira olunca yine olan üreticiye oldu. Kilogram başına kar yerine 3 lira zarar eden soğan üreticisi işin içinden çıkamaz durumda.

Karacabey Ziraat Odası Başkanı Erhan Erdem de, düzenlediği basın toplantısıyla soğan üreticisinin yaşadığı sorunları gündeme getirdi. Tarlada kilogramı 1 lira olan soğanın 3 lira zarar ettirdiğini belirten Başkan Erdem, soğanın para kazandırması için en az 6-7 lira olması gerektiğini söyledi.

Başkan Erhan Erdem, konuyla ilgili düzenlediği basın toplantısında şu görüşlere yer verdi; “Soğanın üretim maliyeti kilogramda 4 lira olmasına rağmen tarladan satış fiyatı 1 lira. Yani üretici daha başta 3 lira zararla başlıyor. Kilogramını 1 liraya alan tüccar da soğanı çuvallayıp hazır hale getirdiğinde 4 liralık maliyetle kilogramına 5 lira vermiş oluyor. 1 kilogram soğanı 5 liraya mal eden tüccar bunu markete, pazara 6 liraya satıyor. Market ve pazar da bunu 15 liradan satıyor. Yani fiyatları marketler belirlerken, parayı onlar kazanırken kaybeden yine üretici oluyor. Çiftçilerin soğanı 1 liraya değil en az 6-7 liraya satması gerekiyor ki hem üretim devam etsin hem de çiftçi para kazansın.

Karacabey, tarihinde soğanıyla meşhur olan bir yerleşim yeriyken şimdilerde ise çiftçileri soğan ekmekten vazgeçer hale gelen bir ilçe oldu. Karacabey çiftçileri geçen sezondan sonra bu yılda üretime zararla başladı. Sadece soğanda değil birçok üründe fiyat ve üretim dengesini tutturamıyoruz. Çiftçinin yaş ortalaması 58’den 59’a çıktı. Genç çiftçilerimiz her geçen gün tarımdan daha da uzaklaşır oldu. O yüzden hükümetten bir an önce buna dur diyecek önlemlerin alınmasını bekliyoruz.”

Bursa Uludağ Üniversitesi Karacabey MYO’nun Düzenlediği 8. Ulusal ve Uluslararası Süt ve Süt Hayvancılığı Öğrenci Kongresi Başarıyla Tamamlandı

Bursa Uludağ Üniversitesi Karacabey Meslek Yüksekokulu öncülüğünde 13 Mayıs 2025 tarihinde Karacabey Ticaret Borsası Konferans Salonu’nda 8. Ulusal ve Uluslararası Süt ve Süt Hayvancılığı Öğrenci Kongresi düzenlendi.

Sütaş sponsorluğu ve Karacabey Ticaret Borsası iş birliğinde, AEDIL Dairy CoVE-Erasmus+KA2 “European Excellence in Dairy Learning” projesi kapsamında düzenlenen kongrenin ana teması, “Sıfır Açlık (Zero Hunger)” olarak belirlenmişti. Kongrede, küresel açlıkla mücadele, gıda güvenliği, beslenmenin iyileştirilmesi ve sürdürülebilir tarım uygulamalarına yönelik çözüm önerileri ele alındı. Türkiye’den ve Avrupa’dan meslek yüksekokulu öğrencileri, akademisyenler ve sektör temsilcileri bu önemli konular üzerine bilgi alışverişinde bulundu.

8. Ulusal ve Uluslararası Süt ve Süt Hayvancılığı Öğrenci Kongresi açılış töreniyle başladı. Törene Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İrfan Kırışoğlu, Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı, Karacabey Ticaret Borsası Başkanı Murad Bertan, Karacabey Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Muammer Üstündağ, Bursa Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (BUSİAD) Yönetim Kurulu Üyesi Lale Yıldız, Genel Sekreter Erol Alakoç, Sütaş İnsan Kaynakları ve İç Hizmetler Müdürü Dilay Çalışkaner, Sütaş Ar-Ge ve İş Geliştirme Müdürü Melis Tezel ve İnsan Kaynakları Uzmanı Hasan Şeker katılım sağladı.

Törende açılış konuşmalarını sırasıyla Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı Öğr. Gör. Dr. Gamze Düven, AEDIL-Dairy CoVE Türkiye Proje Yürütücüsü Prof. Dr. Metin Güldaş, Sütaş İnsan Kaynakları ve İç Hizmetler Müdürü Dilay Çalışkaner ve Bursa Uludağ Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İrfan Kırışoğlu gerçekleştirdi. Konuşmacılar, kongrenin süt sektörüne ve öğrencilerin akademik gelişimine sağlayacağı katkılar üzerinde durdular ve kongrenin başarıyla geçmesini temenni ettiler.

Kongre “Sıfır Açlık, Sürdürülebilirlik ve Süt Sektörü” konulu panel ile devam etti. Panele Bursa Uludağ Üniversitesi Çevre Mühendisliği öğretim üyesi Prof. Dr. Gökhan Ekrem ÜSTÜN, SÜTAŞ Ar-Ge ve İş Geliştirme Müdürü Melis Tezel ve Dunarea de Jos University of Galati, Romanya’dan Dr. Öğr. Üyesi Iulia Bleonca konuşmacı olarak katıldı.

Panel oturumunun ardından, Bursa Uludağ Üniversitesi’nin farklı meslek yüksekokullarından ve Belgrad Üniversitesi, Sırbistan, Dunarea de Jos Galati Üniversitesi, Romanya ve St. Kliment Ohridski Üniversitesi, Kuzey Makedonya’dan gelen öğrenciler hazırladıkları bilimsel çalışmalarını sundular. Kongreye toplamda 300’e yakın akademisyen ve öğrenci katıldı. Kongrede 24 sözlü ve 14 poster bildiri olmak üzere toplam 38 sunu gerçekleştirildi.

Alanında uzman akademisyenlerden oluşan bilim kurulu tarafından yapılan değerlendirmeler sonucunda dereceye giren öğrenciler kongrenin sonunda yapılan ödül töreniyle açıklandı. Ödül töreninde, sözlü ve poster sunum kategorilerinde ilk üçe giren öğrencilere başarı belgeleri ve ödülleri Sütaş İnsan Kaynakları ve İç Hizmetler Müdürü Dilay Çalışkaner tarafından takdim edildi.

Kongrede dereceye giren bildiriler

Sözlü bildiri sonuçları:

Birinci: “Yenilebilir Böcekler Süt Endüstrisinde Kullanılabilir mi?” [Muhammet Ali Zengin; BUÜ İznik Meslek Yüksekokulu, Gıda Teknolojisi Programı]

İkinci: “Karacabey Meslek Yüksekokulu Öğrencilerinin Probiyotik Süt Ürünlerine Yaklaşımı ve Tüketim Alışkanlıklarının İncelenmesi” [İrem Pardioğlu; BUÜ Karacabey Meslek Yüksekokulu, Gıda Teknolojisi Programı]

Üçüncü: “Süt Sektöründe Yapay Zeka Teknolojilerinin Kullanımı” [Rümeysa Erdoğan; BUÜ Karacabey Meslek Yüksekokulu, Süt ve Süt Ürünleri Teknolojisi Programı]

Poster bildiri sonuçları:

Birinci: “Peynir Altı Suyunun Özellikleri ve Kullanım Olanakları” [Ersin Arslan; BUÜ Karacabey Meslek Yüksekokulu, Gıda Teknolojisi Programı]

İkinci: “Sağlık ve Sürdürülebilirlik Açısından Yeni Bir Alternatif: Bitkisel Kaynaklı Sütler” [Hilal Ergen; BUÜ Karacabey Meslek Yüksekokulu, Gıda Teknolojisi Programı]

Üçüncü: “Süt ve Süt Ürünleri Ambalajlanmasında Doğal ve Yenilikçi Yaklaşımlar” [Emre Yalçın; BUÜ Karacabey Meslek Yüksekokulu, Gıda Teknolojisi Programı]