Connect with us

Yerel

KÖYLÜ: “SADECE MİLYONLUK YATIRIM YAPMADIM, ALIN TERİMİ DÖKTÜM.”

Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı’nın “Farklı amaçla ihale edilen yere düğün salonu açmışlar” sözleriyle gündeme getirdiği Karacapark içerisindeki işletme tartışması, tarafların karşılıklı açıklamalarıyla büyüyor.

Başkan Karabatı, konu üzerine yaptığı ilk açıklamada söz konusu yerin ihale şartnamesine aykırı şekilde kullanıldığını belirterek, “Bu yer 2021 yılından bu yana ruhsatsız faaliyet göstermiş. İlk etapta uzun bir süre ne elektrik ne de su aboneliği alınmış, açıkçası kaçak kullanım yapılmış. Üstelik belediyeye ciddi kira borcu vardı. Sonrasında ‘devredeceğim’ diyerek borcun bir kısmını ödediler. Şimdilerde korsan yayınlarla ve siyasetteki silik isimlerin de desteğiyle, sosyal medya üzerinden yalan ifadelerle bizlere kara çalmaya çalışıyorlar. Biz de konu hakkında suç duyurusunda bulunduk. Gereğini hukuk yapacak.” ifadelerini kullanmıştı.

Bu açıklamaların ardından, iddiaların hedefindeki Sıraç Düğün Salonları sahibi Emre Köylü, sürecin tamamen yasal çerçevede ilerlediğini savunarak detaylı bir açıklama yaptı. Köylü, işletmenin geçmişine ve mevcut durumuna ilişkin şu bilgileri paylaştı:

“25 Haziran 2021 tarihinde Karacabey Öğretmenler Parkı Spor Tesisleri ihalesiyle birlikte Karacapark bölgesi de ihaleye çıktı. İhale konusu ‘davet organizasyon ve kafeterya işletmeciliği’ydi. Toplam 7 firmanın katıldığı ihalede 6’sı Karacabeyliydi. İhale açık artırma usulüyle gerçekleşti ve en yüksek teklifi biz verdik. 26 Temmuz 2021 tarihinde de kira sözleşmemizi yaptık. Sözleşmede de açıkça ‘davet organizasyon ve kafe işletmeciliği’ olarak geçiyor.

Bu işletme aslında Karacabeyli bir esnaf kardeşimizin fikriydi. Proje o dönemin belediye başkanı Ali Özkan’a sunulmuş, belediye de bu projeyi değerlendirerek ihaleye çıkarmıştı. Yani ortada tamamen yasal bir süreç var. Üstelik 2 Haziran 2021 tarihli ve 2021/57 sayılı meclis kararıyla, yap-işlet-devret modeli gereği 1 yıl kira alınmaması kararlaştırılmıştı. Biz 2022 yılı itibarıyla düğün organizasyonlarına başladık.”

Belediyenin “kaçak yapı” iddialarına da yanıt veren Köylü, projelerin tümünün belediyeye sunulduğunu vurguladı:

“Bizim tüm evraklarımız ve projelerimiz zamanında belediyeye teslim edilip onaya sunuldu. Kaçak yapı varsa, belediye yasaya uygun şekilde ihtar çeksin. Biz üzerimize düşeni yaparız. Ama madem kaçak diyorlar, o zaman yıksınlar. Bize ‘ceketinizi alıp çıkın’ diyorlar. Madem öyle, buyursunlar yıksınlar.”

Köylü, borç iddialarını da reddederek şöyle devam etti:

“2025 yılı Ocak ayı itibarıyla vadesi geçmiş hiçbir borcumuz yoktur. Mart ayında belediyenin yönlendirmesiyle Karacabeyli bir kardeşimize devretme kararı aldık, belediyenin de bu durumdan haberi vardı. Biz de buna uygun olarak yeni şirket kurup devir başvurumuzu yaptık. Ancak süreç içinde belediye içindeki karar alıcı bazı kişilerin görüşleri  değişti ve onay verilmedi.”

İşletmenin yaşadığı zorluklara da değinen Köylü, belediyenin tutumunun ticari faaliyetlerini olumsuz etkilediğini söyledi:

“Sayın Karabatı’nın açıklamalarından sonra işletmemizi sağlıklı şekilde çalıştıramadık. Bu yüzden işler durdu, insanlar buraya farklı gözle bakmaya başladı. Atıl duruma düştüğü için burası belediye sayesinde olumsuz faaliyetlerin merkezi haline geldi. Oysa bizim tek amacımız ekmeğimizi kazanmak. Belediyeyle aramızda kişisel bir husumet yok.”

Köylü, belediyenin sözleşmeyi feshetmesine karşı idari yargıya gittiklerini, mahkemenin de kendilerini haklı bulduğunu dile getirerek, “Kira sözleşmesi feshine karşı açtığımız davada mahkeme ret kararı verdi. 18 Eylül 2025 tarihinde ise boşaltma ve tahliye ile ilgili yürütmeyi durdurma kararı aldık.” dedi.

Su ve elektrik konusundaki iddialara da açıklık getiren Köylü, “2021 yılında tüm sözleşmelerimizi yaptıktan 8 ay sonra BUSKİ tarafından 2022’de su aboneliğimiz verildi. Elektrik konusunda ise belediye altyapı sağlamadığı için süzme sayaç kullanıyoruz. 2022 yılından beri bu şekilde elektrik tüketiyoruz, yani hiçbir şekilde kaçak kullanım yok.” ifadelerini kullandı.

Köylü, belediyeye sundukları yeni projelerin de reddedildiğini belirterek, “2025 yılı içinde bize ‘kafe-restoran’ projesi yapın dediler. Biz de sunduk, önce onay verdiler ama iki gün sonra Sayın Karabatı veto etti. Hatta Belediye Başkan Yardımcısı ‘Bora Akın’a iş yerimizi devredelim’ dedim, buna da izin vermediler. Kısacası kendi belirledikleri isim dışında kimseye devretmemizi istemediler.” iddiasında bulundu.

İşletmenin mühürlenmesi konusuna da tepki gösteren Köylü, “Üç kapısı bulunan işletmemizin birini mühürlediler. Üstelik bunu hiçbir ihtar göndermeden yaptılar. Biz ruhsat başvurusu yapmak istiyoruz ama belediye ‘sözleşmeniz feshedildi’ diyerek bizi muhatap almıyor.” şeklinde konuştu.

Belediyenin “kaçak yapı” olarak nitelendirdiği alanın, belediyenin kendi ilanlarında yer aldığını da iddia eden Köylü, “2025 Nisan ayında Karacabey Belediyesi tarafından yayımlanan ilanda, düğün salonu otoparklarına elektrikli araçlar için şarj ünitesi yapılacağı belirtiliyor. O ilanda bizim otoparkımız da geçiyor. Kaçak dediğiniz yerin ihalesine nasıl şarj ünitesi koyuyorsunuz?” dedi.

Köylü, yaşananların işletmesine büyük zarar verdiğini belirterek, “Sayın Karabatı’nın açıklamaları yüzünden maddi kaybımız çok büyük. 2025 yılındaki rezervasyonlarımızın yüzde 40-50’si iptal edildi. Biz müşterilerimize verdiğimiz tüm sözleri tuttuk. Gerekirse boş arazide bile düğün yaparım, yine de yaparım. Sayın Karabatı buraya daha önce düğün ve cemiyetlere geldi. Buna rağmen bazı müşterilerimizi buraya nikah memuru göndermemekle uyarmışlar.” ifadelerini kullandı.

“Karacabeyliler Kazansın”

Tüm yaşananlara rağmen, Karacabeylilere destek olmayı sürdüreceklerini belirten Emre Köylü, yeni bir sosyal proje başlattıklarını açıkladı.

“Madem bize iş yaptırmıyorlar, o halde Karacabeyliler kazansın.” diyen Köylü, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ilan ettiği ‘Aile Yılı’ kapsamında örnek bir adım atacaklarını duyurdu:

“Yıldız Sarayı Düğün Salonu’nu ücretsiz olarak vatandaşların kullanımına açıyoruz. Bu proje tamamen sosyal bir dayanışma hareketidir.”

Projeye göre, Yıldız Sarayı Düğün Salonu 17 Ekim 2025 – 31 Ekim 2026 tarihleri arasında ücretsiz tahsis edilecek.

Başvurular 8 Ekim 2025 saat 11.00’de başlayacak. Katılımcılar, düğün organizasyonlarını ücretsiz şekilde gerçekleştirebilecek; yalnızca fotoğrafçı, orkestra ve yiyecek-içecek gibi yan hizmetleri isteğe bağlı ve maliyetine temin edebilecek.

Köylü, “Yıldız Sarayı dışında kalan açık alanlar projeye dahil değil.” diyerek kapsamı netleştirdi.

Son olarak Karacabey Belediyesi’ne çağrıda bulunan Köylü, şu ifadeleri kullandı:

“Bizim kimseyle derdimiz yok. Başkan beyi de bu sürece destek olmaya davet ediyorum. Bu tesis Karacabey içindir. Bizim kazancımız sadece Karacabeylilerin duası olacak.”

Continue Reading
Click to comment

Warning: Undefined variable $user_ID in /home/u2093656/public_html/wp-content/themes/zox-news/comments.php on line 49

You must be logged in to post a comment Login

Leave a Reply

Yerel

CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINDAN ŞEHİT SAVCI MEHMET SELİM KİRAZ’A ANLAMLI VEFA

Şehit Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın şehadetinin 10. yılında, Karacabey Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “Hatıra Ormanı” oluşturuldu.

Milli Ağaçlandırma Günü kapsamında düzenlenen etkinlikte, görevi başında DHKP-C terör örgütü tarafından 31 Mart 2015’te şehit edilen Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz, Karacabey’de anlamlı bir şekilde anıldı.

Törenden önce, Karacabey Adliyesi’nde düzenlenen kısa bir programda, şehit savcının babası Hakkı Kiraz’a, Karacabey Cumhuriyet Başsavcısı Batuhan Kılınç tarafından plaket takdim edildi. Duygusal anların yaşandığı törende, Hakkı Kiraz’a şehit oğlu adına gösterilen vefa için teşekkür edildi.

Karacabey Cumhuriyet Başsavcılığı öncülüğünde gerçekleştirilen “Şehit Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz Hatıra Ormanı” projesiyle, adalet uğruna canını feda eden şehit savcının ismi Karacabey’de sonsuza dek yaşatılacak.

Etkinlik, Celal Acar Yaban Hayvanı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi karşısındaki longoz ormanının bir bölümünde düzenlendi. Milli Ağaçlandırma Günü vesilesiyle gerçekleştirilen organizasyona Karacabey Orman İşletme Müdürlüğü de destek verdi.

Fidan dikim törenine Karacabey ilçe protokolü ve yargı camiası yoğun katılım gösterdi.

Programa, Karacabey Kaymakamı Cemalettin Yılmaz, Karacabey Cumhuriyet Başsavcısı Batuhan Kılınç, Mustafakemalpaşa Cumhuriyet Başsavcısı Yusuf Canik, Mudanya Cumhuriyet Başsavcısı Gökhan Aydoğan, Orhangazi Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Hakkı Özcan, Mustafakemalpaşa Ağır Ceza Komisyonu Başkanı Mehmet Meral, Karacabey Belediye Başkan Yardımcısı İlyas Aksoy, AK Parti Karacabey İlçe Başkanı Gültekin Saygısever, Karacabey İlçe Emniyet Müdürü Abdullah Tomar, Karacabey İlçe Milli Eğitim Müdürü Hacı Ongun, Cumhuriyet Savcıları İbrahim Oğuzhan, Abdulsamet Sarı, Veysel Kutlu, Gizem Alıcı Zaman, Mehmet Görücü, Berk Kurt, Hakimler Emincan Ayan, Ali Gezer ve Nurşah Durmuş ile birlikte, şehit savcının babası Hakkı Kiraz katıldı.

Kılınç: “Her fidan, şehidimizin adalet uğruna verdiği mücadelenin sembolüdür”

Törenin açılış konuşmasını yapan Karacabey Cumhuriyet Başsavcısı Batuhan Kılınç, adalet camiası adına duygusal ve anlamlı bir konuşma gerçekleştirdi:

“Bugün Milli Ağaçlandırma günü vesilesiyle, Türk Yargı camiasının gönlünde silinmez bir iz bırakan, adalet uğruna canını feda eden aziz şehidimiz Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ anısını yaşatmak amacıyla oluşturulan Hatıra Ormanının açılışını yapmak için bir aradayız. Bu özel günde hepinizi saygı ve hürmetle selamlıyorum.

Şehit Savcımız Mehmet Selim Kiraz, mesleğini yalnızca bir görev olarak değil, bir adalet davası olarak gören, hukuk devletine ve milletine yürekten bağlı bir yargı mensubuydu. Görevini onurlu, büyük bir sorumluluk bilinciyle ve üstün bir vicdanla yerine getirmiştir. Ne yazık ki 31 Mart 2015 tarihinde, görev yaptığı makamında, adaletin onurunu canı pahasına korumak isterken, şehadet mertebesine ulaşmıştır.

Burada açılışını yapmış olduğumuz hatıra ormanı, sadece bir çevre projesi değil, aynı zamanda bizlere bırakılan emanetin sembolüdür. Bu ormandaki her bir fidan şehidimizin inancını, görev bilincini, adalet uğruna verdiği mücadeleyi temsil etmektedir.

Bu fidanlar yeşerdikçe Mehmet Selim Kiraz’ın idealleri de yeşerecek, onun adı, her yaprağın hışırtısında, her kökün toprağa tutunuşunda yaşamaya devam edecektir.

Bizler, onun meslektaşları ve hukuk ailesinin birer ferdi olarak adaletin kutsallığına olan inancını daima koruyacağız. Çünkü biliyoruz ki adalet sağlandıkça devletin gücü ve milletin huzuru var olacaktır. Mehmet Selim Kiraz’ın bize bıraktığı en büyük miras bu inançtır.

Bu anlamlı projede emeği geçen Karacabey Kaymakamlığına, Orman İşletme Müdürlüğüne, katkı sunan tüm kurum ve kuruluşlara, meslektaşlarımıza ve bu törene katılarak bizleri onurlandıran şehidimizin babası Hakkı KİRAZ beyefendiye teşekkür ediyorum.

Aziz şehidimiz Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ı bir kez daha rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum.

Ruhu Şad, mekanı cennet olsun.”

Canik: “Her bir fidan, adaletin ve onurun simgesidir”

Törenin devamında konuşan Mustafakemalpaşa Cumhuriyet Başsavcısı Yusuf Canik, şehit savcının Türk yargı tarihindeki yerini vurguladı:

“Bugün burada, sadece bir fidan dikmiyor; aynı zamanda adaletin, vicdanın ve onurun simgesi olan bir değeri toprağa kök saldırıyoruz. Şehit Cumhuriyet Savcımız Mehmet Selim Kiraz, Türk yargı tarihine adını altın harflerle yazdırmış bir hukuk insanıdır. Görevini, hiçbir tehdidin, hiçbir baskının önünde eğilmeden, yalnızca hukuk ve adalet ilkeleri doğrultusunda yürütmüştür.

Onun gösterdiği bu onurlu duruş, bizlere daima yol gösterecek bir meşale olarak kalacaktır. Bizler de bugün diktiğimiz her bir fidanla, onun adalet uğruna verdiği mücadeleyi geleceğe taşımış oluyoruz. Bu hatıra ormanı, yalnızca doğayı değil, aynı zamanda Mehmet Selim Kiraz’ın yüce ideallerini yaşatacaktır.

Bu anlamlı günde, emeği geçen tüm kurumlara ve bu duygusal törene katılarak bizleri onurlandıran şehidimizin değerli babası Hakkı Kiraz beyefendiye saygılarımı sunuyorum. Aziz şehidimizin ruhu şad, mekanı cennet olsun.”

Kiraz: “Her yeşeren fidan, evladımın hatırasını yaşatacak”

Törende duygusal anlar yaşanırken, şehit savcının babası Hakkı Kiraz da katılımcılara hitap etti:

“Evladım Mehmet Selim, adaletin ve hukukun simgesi olarak bu ülkenin gönlünde yaşamaya devam ediyor. O, mesleğini bir dava olarak gördü; doğruluktan, hakkaniyetten asla sapmadı. Biz onunla her zaman gurur duyduk, milletimizin de gurur duyduğunu görmek bizim için en büyük tesellidir.

Bugün burada, onun adını taşıyan bir ormanın oluşturulması, bizim için tarifsiz bir anlam taşıyor. Her yeşeren fidan, onun hatırasını yaşatacak, adaletin ve inancın simgesi olacaktır.

Bu güzel düşünceyi hayata geçiren Karacabey Cumhuriyet Başsavcılığına, Orman İşletme Müdürlüğüne ve emeği geçen herkese gönülden teşekkür ediyorum. Allah, bu vatan için canını veren tüm şehitlerimize rahmet eylesin.”

Törenin sonunda, katılımcılar şehit Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın anısına fidan dikimi gerçekleştirerek, fidanlara can suyu verdi. Duygu dolu anların yaşandığı etkinlik, hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi.

Continue Reading

Yerel

ATA’YI ANMAK YETMEZ, ONU ANLAMAK GEREK

Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikalinin 87. yıl dönümünde Karacabey’de düzenlenen törenlerle anıldı. Sabah saatlerinde Atatürk Alanı’nda başlayan anma programında, ilçe protokolü ve vatandaşlar Ata’ya olan saygılarını sundu.

Tören, sırasıyla Kaymakamlık, Garnizon Komutanlığı ve Karacabey Belediyesi çelenklerinin Atatürk Anıtı’na sunulmasıyla başladı. Çelenk sunumunun ardından saatler 09.05’i gösterdiğinde siren sesleri eşliğinde tüm Karacabey’de hayat durdu. Katılımcılar, Ulu Önder Atatürk için iki dakikalık saygı duruşunda bulundu, ardından İstiklal Marşı okundu ve ardından bayraklar yarıya çekildi.

Anma törenine Karacabey Kaymakamı Cemalettin Yılmaz, Garnizon Komutanlığı temsilcisi Hava Pilot Binbaşı Orhun Beyazit, Karacabey Belediye Başkan Yardımcısı İlyas Aksoy, ilçe protokolü, siyasi parti temsilcileri, bürokratlar, öğretmenler, öğrenciler ve çok sayıda Karacabeyli katıldı.

Atatürk Anıtı’ndaki törenin ardından, anma programı Ulviye Matlı Fen Lisesi tarafından hazırlanan etkinliklerle Ergün Koç Kültür Merkezinde devam etti. Buradaki program saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı.

Ulviye Matlı Fen Lisesi Müdürü Ünsal Atayeter, günün anlam ve önemine ilişkin yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurulmasının öncüsü, tarihin en büyük devlet adamlarından olan Mustafa Kemal Atatürk’ü, seksen yedi yıl önce bugün kaybettik. Elli yedi yıllık; kararlılık, mücadele ve sonuçta zaferlerle geçen bir ömür söz konusu olan.

Her yıl bu tarihte söylenen “Atatürk ölmedi” sözünün asıl anlamı da yine kendisinin söylediği şu sözde gizli belki de: “İki Mustafa Kemal vardır, Biri ben, fani Mustafa Kemal; diğeri milletin daima içinde yaşattığı Mustafa Kemallerdedir. Ben onu temsil ediyorum. Herhangi bir tehlike anında ben ortaya çıktımsa, beni bir Türk anası doğurmadı mı? Türk anaları daha Mustafa Kemal’ler doğurmayacaklar mı? Güç milletindir benim değildir.”

Bizim burada bulunmamızın nedeni her ne kadar onu anmaksa da, onu anlamakla işe başlanması gerektiği konusunda hemfikir olduğumuzu düşünüyorum.

21. yy’dayız ve uygarlık yolu her toplum için esas yol. İleriyi görebilen ve daha ileriye gitmeyi hedefleyen nesiller olmayı istemek, Mustafa Kemal’i anlamanın ilk adımıdır.

Bu adımı atarken, yeni neslin geçmişini iyi bilmesi ve özümsemesi, aynı zamanda büyük lideri, kişilik özellikleriyle tanınması gerekmektedir.

Ona göre akıl ve mantığın halledemeyeceği iş yoktur. Tüm ilke ve devrimlerinin temeli bu anlayışa dayanmaktadır.

Mustafa Kemal deha sahibidir. Gerek askeri gerek siyasi gerekse sosyal alanlarda yeni yöntemler benimsemiş, dönemin koşullarının üzerinde yeniliklere imza atmıştır.

Atatürk’ün görüşleri kesin ve isabetlidir. Ondandır, umutsuz sanılan savaşların kazanılması, yitirildiği düşünülen toprakların geri alınması…

Kararlı, inatçı ve kendinden emin bir kişiliğe sahip olan Atatürk’e göre Türk milleti esir olarak yaşayamazdı. Ondandır Kurtuluş Savaşı’nı “Ya istiklal ya ölüm” diyerek sürdürmesi.

Gelecekte ülkenin yönetimini devralacak, geleceğimizi yönlendirecek olan gençlerdir. Mustafa Kemal’in “Yükselen yeni nesil” şeklindeki seslenmesi boşa değildir. İşte uygarlık yolundaki ışık da Atatürk’ün rehber alınacak bu karakteristiği ile vücuda bürüdüğü ilke ve devrimleridir.

Mustafa Kemal’i anmak onu anlamakla gerçek amacına ulaşır demiştik. 10 Kasım tarihi bu anlamda bir sembol olmalıdır. Ölümün, yasın değil; Mustafa Kemal’i anlayıp ölümsüzlüğe taşımanın sembolü olmalıdır. Akıl ve bilimle şeklini almış çağdaş bir toplum oluşturma hedefi asla unutulmamalıdır ki ölümsüzlüğü mümkün olsun.

Dogmatizmin durağanlığından ve sıkıcı kalıplarından çıkarak değişim, dönüşüm ve ilerlemenin vazgeçilmezliğine inanılmalıdır. İşte ancak o zaman Mustafa Kemal’in başı dik ve gururla seslendiği “yükselen yeni nesil” olunabilir.

Ölümünden sonra yabancı basında çıkan şu ifadeler gibi: “Atatürk gibi insanlar, bir nesil için doğmadıkları gibi, belli bir devre için de doğmazlar, onlar önderlikleriyle yüzyıllarca milletlerin tarihlerinde hüküm sürecek insanlardır.”

Büyük lider Mustafa Kemal Atatürk’ün varlığıyla bu ülke insanına kattıklarını büyütmek onu gerçekten hep yaşatmak demektir.”

Programda ayrıca Ulviye Matlı Fen Lisesi öğrencileri tarafından hazırlanan belgesel gösterimi, Atatürk hakkındaki dünya basını yorumları, klip gösterisi ve şiir dinletisi gerçekleştirildi. Ardından Şehit Yüzbaşı Atilla Savaş Acarca Ortaokulu öğrencileri meddah gösterisi sundu. Program, “Atatürk’ü Anmak ve Anlamak” konulu resim, şiir ve kompozisyon yarışmalarında dereceye giren öğrencilere ödüllerinin verilmesiyle sona erdi.

Continue Reading

Yerel

CHP’DEN ATATÜRK’E SAYGI VE MİNNET

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Karacabey İlçe Başkanlığı, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikalinin 87. yıl dönümünde Atatürk Anıtı’na çelenk sundu. Cumhuriyet Alanı’nda gerçekleştirilen törende, CHP Karacabey İlçe Başkanı Mustafa Utku, yönetim kurulu üyeleri ve partililer hazır bulundu.

Çelenk sunumunun ardından günün anlam ve önemine ilişkin konuşma yapan İlçe Başkanı Mustafa Utku, Atatürk’ün fikirlerinin ve devrimlerinin bugün de yol gösterici olduğunu vurguladı. Utku, “10 Kasım, sadece bir anma günü değil; Cumhuriyetimizin kurucusuna duyduğumuz vefayı, kararlılığı ve onun gösterdiği yolda ilerleme irademizi tazelediğimiz gündür” dedi.

Atatürk’ün bağımsızlık, özgürlük, akıl ve bilimin simgesi olduğunu ifade eden Utku, “Bugün karşılaştığımız her sorunda çözümü yine onun ilke ve devrimlerinde buluyoruz. Çünkü Atatürk, çağdaşlaşmayı, eğitimi, kadın-erkek eşitliğini, üretimi ve kalkınmayı önceleyen bir Türkiye hayal etti” diye konuştu.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın ara tatil planlamasının 10 Kasım gününe denk getirilmesini eleştiren Utku, bunun büyük bir hassasiyet eksikliği olduğunu dile getirerek, “Bu ülkenin çocuklarının Atatürk’ü anlaması, değerlerini kavraması gereken bir günde okulların kapalı olması ne pedagojik ne de toplumsal açıdan doğru değildir” dedi.

Konuşmasının sonunda Cumhuriyet Halk Partisi olarak Cumhuriyetin, demokrasinin, laik eğitimin ve eşit yurttaşlığın savunulmaya devam edeceğini belirten Utku, “Bu ülkenin ışığını karartmak isteyen her anlayışa karşı aklı, bilimi, hukuku ve özgürlüğü savunacağız. Karanlığa karşı umudu büyüteceğiz” ifadelerini kullandı.

Tören, saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın okunmasının ardından sona erdi.

Continue Reading

Trending