Connect with us

Ekonomi

“KİMLER GÜBRE STOKLUYOR?”

İktidara ve Tarım Bakanı’na seslenen CHP Bursa Milletvekili Sarıbal: “Başta Karacabey’de olmak üzere, kimler gübre stoku yaptı? İktidara ve Saray’a yakın olan hangi tüccar ve şirketler stok yaptı? Stokları ne kadardır? Özellikle Sayın Bakan, Karacabey’de sizlerin katkısı ile zengin olmuş kimler binlerce ton ÜRE gübresi veya başka gübre stok etti? Bu iddiaları lütfen açıklığa kavuşturun.”

Karacabey’de geçtiğimiz hafta Ziraat Odası Başkanı Erhan Erdem’in dikkat çektiği, ‘gübre stokçuları’ ile ilgili bir açıklamada CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal’dan geldi. Artan gübre fiyatlarının tarımsal üretime zarar verdiğini belirten Sarıbal, “Bazı yandaşların gübre stokladığının bilgileri bize geliyor.” diyerek hükümeti tedbir almaya çağırdı.

CHP’li Vekil Sarıbal, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında döviz kurundaki artış nedeniyle gıda sektörünün ciddi bir sorunla karşı karşıya kaldığını ve üretim yapamayan çok sayıda firmanın kapanma noktasına geldiğini aktardı. Sarıbal, “Birçok firma üretim yapıp yapmama konusunda kararsız. Çünkü bir saat sonra fiyatın ne olacağını bilmediği için sattığı ürünü yerine koyamamakta.” dedi.

“Gübre yok”

Gıdanın kaynağı olan tarım ürünlerinde de büyük sorunlar yaşandığını ifade eden Orhan Sarıbal mazot, gübre, yem başta olmak üzere girdi maliyetlerinin arttığını, özellikle gübredeki fiyat artışının çiftçi için ağır bir yük olduğunu söyledi. Sarıbal, şöyle devam etti: “Geçen yıl tonu 3 bin 100 lira olan DAP gübresi bugün 10 bin lira fakat gübre yok. Tarımda en çok kullanılan ÜRE gübresinin geçen yıl tonu 2 bin 500 lira civarındaydı. Şu anda 11 bin 200 lira. Şu anda çiftçi gübreye ulaşamıyor. Ulaşsa bile çok pahalı olduğu için alamıyor. Buğday ekim alanlarının büyük kısmı boş. Ekilen buğdaylara da gübre atılmıyor. Bu şu demektir; Türkiye buğday üretiminde 2021’e göre 2022’de daha da az bir üretim yapacak. 10 gübre fabrikamız vardı. Bunun 9’u AKP döneminde özelleştirildi.  275 milyon dolar gelir elde edildi. AKP döneminde 76 milyon ton gübre ithal edildi, karşılığında 21,5 milyar dolar para ödendi. Gübrenin % 60’dan fazlasını da  Fas, Mısır, İran ve Umman’dan ithal ettik. Türkiye’nin geldiği hal bu. Kendi üretimimizi bırakıp dışarıya bağımlı olmamızın sonucu bu. Sadece doların veya dışarıda gübre fiyatlarının yükselmesinden kaynaklanmıyor gübredeki fiyat artışı. Tamamen iktidarın uyguladığı politikalar nedeniyle bu durumdayız. Dünya Covid kıyametiyle uğraşırken biz iki kıyamet yaşıyoruz; bir Covid, iki AKP ve Saray yönetimi. Bundan büyük kıyamet olur mu?”

“Stokçular kim?”

Sarıbal, gübredeki fiyat artışları nedeniyle hükümete yakın bazı kesimlerin gübre stokladığını da söyledi. “Bunu bile yandaşlarınız fırsat haline getirdi” diyerek iktidara ve Tarım Bakanı’na seslenen Sarıbal, “Başta Karacabey’de olmak üzere, kimler gübre stoku yaptı? İktidara ve Saray’a yakın olan hangi tüccar ve şirketler stok yaptı? Stokları ne kadardır? Özellikle Sayın Bakan, Karacabey’de sizlerin katkısı ile zengin olmuş kimler binlerce ton ÜRE gübresi veya başka gübre stok etti? Bu iddiaları lütfen açıklığa kavuşturun.” diye seslendi.

“Hayvancılık zarar ediyor”

Hayvancılığın en önemli girdisi olan yem fiyatlarında da ciddi bir sorun yaşandığını belirten CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, şunları söyledi: “Hayvancılıkta ot yoksa et yok, ok yoksa süt yoktur. Yani kaba yem sorununu çözemezseniz hayvancılığı sürdüremezsiniz.” dedi. Süt yeminin 50 kiloluk torbasının 190 liraya çıktığını anımsatan Sarıbal, “Bir kilo yem 4 lirayı buldu. Gelecek zamlarla 4,5 lirayı bulacak. Süt fiyatları, eğer bütün şartları taşıyor ise üreticinin eline 3 lira geçiyor. Bir litre süt ile 1,5 kilo yem almak gerekirken bugün süt üreticisi bir litre süt ile 600 – 700 gram yem alabiliyor. Eğer 1 litre süt 5,5 – 6 liraya satılmaz ise çiftçi süt üretimi yapamaz. Sadece süt de değil. Besicilik de aynı durumda. 1 kilo kırmızı et ile 26-28 kilo besi yemi alması gereken besiciler, bugün 13 kilo yem alabiliyorlar. Tümü zarar. Üreticiler hızla ineklerini kesime gönderiyor. İnekleri kesime gönderirseniz ilerde dana, süt ve et bulamazsınız. Acil bir şekilde bunu çözmek lazım. Çiftçiye acilen ucuz yem sağlanmalı.” diye konuştu.

Sarıbal, sadece hayvancılıkta değil girdilerdeki artışın kanatlı hayvan ve yumurta üretimini de tehdit ettiğini, sektörün ciddi bir kriz yaşadığını belirtti. CHP’li Vekil, kötü yönetimden dolayı ülkenin ciddi bir ekonomik kriz içine girdiğini ve derhal seçim kararı alınması gerektiği yönündeki çağrısını da yeniledi.

Continue Reading
Click to comment

Warning: Undefined variable $user_ID in /home/u2093656/public_html/wp-content/themes/zox-news/comments.php on line 49

You must be logged in to post a comment Login

Leave a Reply

Güncel

RAMAZAN SONU VE MART AYI ÜRETİCİ MARKET FİYATLARI

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Ramazan sonu ve Mart ayı üretici market fiyatları ile girdi maliyetlerindeki değişimleri yaptığı görüntülü basın açıklamasıyla değerlendirdi.

“Ramazan sonu ve Mart ayında üretici market arasındaki fiyat farkı en fazla yüzde 208 ile kuru fasulyede görüldü” diyen Bayraktar, yapılan araştırmayı paylaştı;

“Kuru fasulyedeki fiyat farkını yüzde 206,8 ile nohut, yüzde 202,5 ile kuru kayısı, yüzde 186 ile kırmızı mercimek, yüzde 174,6 ile yeşil mercimek takip etti.

Kuru fasulye ve nohut 3,1 kat, kuru kayısı 3 kat, kırmızı mercimek 2,9 kat, yeşil mercimek 2,7 kat fazlaya satıldı.

Üreticide 33 lira 29 kuruş olan kuru fasulye 102 lira 53 kuruşa, 31 lira 56 kuruş olan nohut 96 lira 82 kuruşa, 150 lira olan kuru kayısı, 453 lira 70 kuruşa, 22 lira 94 kuruş olan kırmızı mercimek 65 lira 61 kuruşa, 29 lira 33 kuruş olan yeşil mercimek 80 lira 53 kuruşa markette satıldı.

Mart ayında fiyatı en fazla artan ürün markette ve üreticide limon olurken, fiyatı en fazla düşen ürün markette maydanoz, üreticide beyaz lahana oldu.”

Market fiyatları

“Mart ayında markette 39 ürünün 30’unda fiyat artışı, 9’unda fiyat azalışı görüldü. Markette fiyatı en fazla artan ürün yüzde 53,7 ile limon oldu. Limondaki fiyat artışını yüzde 38,8 ile patates, yüzde 19,8 ile elma, yüzde 19,5 ile sivri biber takip etti.Markette fiyatı en çok azalan ürün ise yüzde 8 ile maydanoz oldu. Maydanozdaki fiyat düşüşünü yüzde 6,7 ile ıspanak, yüzde 5,9 ile marul ve kuru incir izledi.”

Üretici fiyatları

“Mart ayında üreticide 31 ürünün 14’ünde fiyat artışı olurken, 9’unda fiyat düşüşü görüldü. 8 üründe ise fiyat değişimi olmadı. Üreticide en çok fiyat düşüşü yüzde 23,4 ile beyaz lahanada görüldü. Beyaz lahanadaki fiyat düşüşünü yüzde 13,9 ile maydanoz, yüzde 12,6 ile kuru soğan, yüzde 10,3 ile domates izledi. Üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 68,3 ile limonda görüldü. Limondaki fiyat artışını yüzde 28,3 ile patates, yüzde 20 ile Antep fıstığı, yüzde 16,7 ile yeşil soğan takip etti.”

“Yaşanan doğal afetler ve bayram öncesi oluşan talep fiyatları etkiledi”

“Yaşanan doğal afetler ve bayram öncesi oluşan talep, bazı ürünlerin fiyatlarını etkiledi. Geçtiğimiz günlerde yaşanan don sebebiyle narenciye bahçeleri dondan zarar gördü. Piyasadaki ürünün azalmasıyla da sezon boyunca düşük seyreden limon fiyatları arttı. Çukurova bölgesinde yaşanan don sebebiyle erkenci çeşitlerde yüzde 50-60 oranında, geçci patateste yüzde 30-35 oranında zarar olduğu tahmin ediliyor.

Yaşanan don, hasat süresini de geciktirdiğinden yıl boyunca fiyat düşüklüğü yaşanan patateste fiyat artışı yaşandı. Ramazan Bayramı nedeniyle talepte yaşanan artış Antep fıstığı fiyatlarının yükselmesine sebep oldu. Yeşil soğan ve ıspanakta kar yağışı sebebiyle seralar yıkıldı, ürünler açıkta kalarak bozuldu. Arz azaldığı için de fiyatlar yükseldi.

Bafra bölgesinde kışlık sebzelerde geçtiğimiz aylarda yaşanan sel ve kar yağışı nedeniyle çoğu üründe bozulmalar yaşandı. Bu durum alım gücü düşen üreticilerimizin beyaz lahana, maydanoz ve marulu düşük fiyata satmasına sebep oldu. Kuru soğanda Çukurova Bölgesinde yaşanan don sebebiyle hasadın gecikmesi ve ticari anlaşmalarla gelen kuru soğan ithalatları sebebiyle arzdaki artış fiyatları düşürdü.”

Mart ayı ve yıllık girdi fiyatlarında yaşanan değişimler

“Ziraat Odalarımız aracılığıyla girdi piyasalarından aldığımız fiyat verilerine göre; Mart ayında, Şubat ayına göre, amonyum nitrat gübresi yüzde 3,7, üre gübresi yüzde 1,9, amonyum sülfat gübresi yüzde 1,5, 20.20.0 kompoze gübresi yüzde 1, DAP gübresi yüzde 0,3 oranında arttı. Geçen yılın Mart ayına göre son bir yılda, 20.20.0 kompoze gübresi yüzde 34,6, DAP gübresi yüzde 33,9, üre gübresi yüzde 32,3, amonyum nitrat gübresi yüzde 28,9, amonyum sülfat gübresi yüzde 25,8 oranında arttı.

Mart ayında şubat ayına göre besi yemi yüzde 1,8, süt yemi yüzde 1,7, son bir yılda süt yemi yüzde 24,9, besi yemi ise yüzde 24,8 oranında arttı. İlaç fiyatları yıllık yüzde 14,9 oranında arttı. Elektrik fiyatları son bir yılda yüzde 30,4 oranında arttı. Mazot fiyatı son bir yılda yüzde 11,1 oranında artarken, geçen aya göre yüzde 2,3 oranında düşüş oldu.”

Continue Reading

Yerel

BAŞKAN KARABATI TALİMAT VERDİ, MARKET DENETİMLERİ SIKLAŞTI!

Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı’nın talimatıyla Zabıta Müdürlüğü ekipleri, ilçedeki marketlerde denetimleri sıklaştırarak, son kullanma tarihi geçmiş ürünler ve fiyat etiketi uyumsuzlukları gibi konularda denetimler gerçekleştiriyor. Yapılan denetimlerde 26 markete idari işlem yapıldı ve son kullanma tarihi geçmiş ürünler imha edildi. Başkan Karabatı, denetimlerin kararlılıkla devam edeceğini belirtti.

Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı’nın talimatıyla Zabıta Müdürlüğü ekipleri, ilçe genelindeki marketlerde denetimlerini sıklaştırarak vatandaşların güvenilir gıda ürünlerine erişimini sağlamak için çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda son olarak ilçede faaliyet gösteren zincir ve yerel marketlerde yapılan denetimlerde, çeşitli konularda incelemeler yapılarak tüketicilerin sağlığına zarar verebilecek ürünlerin önüne geçilmeye çalışılıyor. Denetimlerde, özellikle son kullanma tarihi geçmiş ürünlerin raflarda bulunup bulunmadığı, ürünlerin saklama koşulları, hijyen standartları ve fiyat etiketleri gibi konular üzerinde duruldu.

Yapılan denetimler sonucunda, marketlerin raf fiyatları ile kasa fiyatları arasında fark olduğu tespit edilen 26 işyerine tespit tutanağı tutuldu ve ilgili Ticaret İl Müdürlüğü’ne idari yaptırım için yazı yazıldı. Ayrıca, marketlerde yapılan denetimlerde son kullanma tarihi geçmiş olan ürünler belediye tarafından müsadere edilerek imha edildi. Bu kapsamda 80 işyerine belediyenin emir ve yasaklarını belirleyen yönetmeliğin 43. maddesi gereğince idari işlem yapıldı.

Bilindiği üzere 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun m.54/2 ve Fiyat Etiketi Yönetmeliği gereğince; etiket, tarife ve fiyat listelerinde belirtilen fiyat ile kasa fiyatı arasında fark olması durumunda tüketici lehine olan fiyat uygulanıyor. Karacabey Belediyesi’nin emir ve yasaklarını belirleyen yönetmeliğin 43. maddesine göre son kullanma tarihi geçmiş, çürümüş, kokmuş, kurtlanmış veya bozulmuş gıda maddelerinin satılması yasaktır. Bu gibi mallar müsadere edilerek gıda kontrolörü raporu ile imha edilir.

Karacabey genelinde market denetimlerinin kararlı bir şekilde sürdürüleceğini vurgulayan Belediye Başkanı Fatih Karabatı, marketlerde satışa sunulan ürünlerde tüketim tarihi, gramaj, hijyen ve kasa-etiket uyumu kriterlerinin denetlendiğini ve uyumsuzluk tespit edilen marketlerle ilgili idari işlemlerin yapıldığını vurguladı. Başkan Karabatı, Zabıta Müdürlüğü ekiplerinin ilgili kurumlarla koordineli bir şekilde bu çalışmaları sürdürdüğünü belirterek, vatandaşların sağlıklı ürünler tüketmesi için denetimlere aralıksız devam edeceklerini sözlerine ekledi.

Continue Reading

Ekonomi

TRAKYA BİRLİK, FİYATLARI DONDURDU

Trakya Birlik 2025 yılı boyunca ürettikleri tüm rafine yağ ve margarin grubu ürünlerde Ramazan Bayramı sonuna kadar fiyat değişikliğine gitmeyeceklerine ilişkin yazılı bir basın açıklaması yaptı.

Trakya Birlik Yönetim Kurulu, enflasyonla mücadeleye destek mesajı yayımladı. Gıda fiyatlarındaki artışın kontrol altına alınmasının kritik önem taşıdığı belirtilen açıklamada, enflasyonla mücadele sürecine katkıda bulunmak, 2025 yılında millet için enflasyonun geride bırakılarak toplum refahının yeniden yükseltilmesi adına, üretimini yaptıkları tüm rafine yağ ve margarin grubu ürünlerde Ramazan Bayramı sonuna kadar herhangi bir fiyat değişikliğine gidilmeyeceğine dikkat çekildi.

Yapılan yazılı açıklamada, “Ülkemizde zorunlu tüketim ihtiyaçları arasında ilk sırada yer alması ve TÜFE içinde önemli ağırlığa sahip olması hasebiyle gıda fiyatlarındaki artışın kontrol altına alınması kritik önem arz etmekte olup, halihazırda Ekonomi Yönetimimizce uygulanmakta olan politikalar paralelinde yıllık enflasyon seviyesinin peyderpey gerilemekte olduğu gözlemlenmektedir.

Birliğimizin piyasa yapıcı rolüyle faaliyet gösterdiği bitkisel rafine yağ sektöründe, fiyat istikrarı ve sürdürülebilirliğinin sağlanması adına üretici örgütlerinin piyasayı regüle etme noktasında etkinliklerini artırarak tüketici nezdinde ürün arz güvenliğinin ve fiyat istikrarının sağlanmasının elzem hale geldiği aşikardır. Rafine yağ ve margarin sektörleri, jeopolitik ve küresel iklim krizi etkileri, artan ithal girdi bağımlılığı ve döviz kurlarına bağlı değişken maliyet yapısı sebebiyle fiyat istikrarı sağlamanın zor olduğu pek çok içsel ve dışsal risk faktörü içeren sektörlerin başında gelmektedir.

“Ramazan Bayramı sonuna kadar fiyat değişikliği yapılmayacak”

Tüm bu etkenler altında mevcut durum değerlendirildiğinde ülkemizin içinde bulunduğu enflasyonla mücadele sürecine katkıda bulunmak, 2025 yılında milletimiz için enflasyon belasının geride bırakılarak toplum refahının yeniden yükseltilmesi adına, üretimini yaptığımız tüm rafine yağ ve margarin grubu ürünlerde Ramazan Bayramı sonuna kadar herhangi bir fiyat değişikliğine gidilmeyeceğini, bayram sonrasında ki süreçte de Birlik Misyonumuz gereği; üreticilerimiz için tarımsal üretimin sürdürülebilirliği ile milletimiz için güvenli gıdaya istikrarlı fiyat yapısıyla erişiminin sağlanması noktasında en ideal fiyat mekanizmasının tesisi için tüm imkanlarımızla çalışmaya devam edeceğimizi  kamuoyu ile paylaşmak isteriz.” İfadelerine yer verildi.

Continue Reading

Trending