Connect with us

Bursa Bölge

İYİ PARTİ’DEN ‘EĞİTİM’ PROTESTOSU!

İYİ Parti, yeni eğitim öğretim yılında çalan ders zili ile ilgili olarak; 81 ilde MEB İl Müdürlükleri önünde protestolu basın açıklaması yaptı. Andımız’ın okunmasıyla başlayan açıklamada, eğitimdeki sorunlara detaylı vurgu yapıldı. Bursa Teşkilatları adına konuşan İl Başkanı Dr. Mehmet Hasanoğlu, “Pek çok konuda olduğu gibi eğitim politikalarında da ipin ucunun kaçırıldığına, Cumhuriyet ve toplumsal değerlerimizin özümsenmesiyle ilgili hassasiyetlerin eğitimde de terk edildiğine üzülerek tanık oluyoruz.” dedi.

Türk milletinin duyarlılıklarının ötesinde farklı bir eğitim politikasının kurgulandığına değinen Hasanoğlu, “Artık ayan beyan belli olan ve iyiden iyiye açığa çıkan bir gizli ajandada yazılı olanların, yasa ve yönetmelikler de hiçe sayılarak eğitimde de uygulamaya konulmasıyla somutlaştığını maalesef gözlemliyoruz.” şeklinde konuştu.

Bursa’da İl Başkanı Dr. Mehmet Hasanoğlu’nun aktardığı İYİ Parti’nin ülke genelindeki basın açıklaması şöyle: “Eğitim politikalarını önceleyen ve Cumhuriyet değerlerimizi, ülkemizin bekası için her daim içselleştiren İYİ Parti mensupları olarak, bugün tıpkı burada olduğu gibi 81 ilimizde eş zamanlı olarak sahalardayız, alanlardayız, karşınızdayız. Geçtiğimiz yıl, 15 milyon 839 bin 140 öğrenci resmî, 1 milyon 578 bin 233 öğrenci özel ve 1 milyon 738 bin 198 öğrenci de açık öğretim kurumlarında eğitim gördü. Resmi okullarda eğitim görenlerin 8 milyon 147 bin 339’u erkek, 7 milyon 691 bin 801’i kız öğrencilerden oluştu.

MEB İstatistiklerine göre Türkiye’de toplam 70 bin 383 eğitim kurumu içinde devlete ait okul sayısı 56 bin 200. Özel okulların sayısı ise 14 bin 124. Henüz resmi rakamlar netleşmedi fakat bu eğitim öğretim yılında bu rakamlar muhtemelen bir hayli daha artacak. Ebeveynleri de dahil ettiğimizde toplumumuzun önemli bir kesimini ilgilendiren eğitim konusu, söz konusu rakamsal veriler ışığında en önemli sorunlarımızın başında gelmektedir.

Pek çok konuda olduğu gibi eğitim politikalarında da ipin ucunun kaçırıldığına, toplumsal değerlerimizin özümsenmesiyle ilgili hassasiyetlerin eğitimde de terk edildiğine üzülerek tanık oluyoruz. Türk milletinin duyarlılıklarının ötesinde, artık ayan beyan belli olan ve iyiden iyiye açığa çıkan bir gizli ajandada yazılı olanların, yasa ve yönetmelikler de hiçe sayılarak eğitimde de uygulamaya konulmasıyla somutlaştığını maalesef gözlemliyoruz.

Yeni kuşakların, Anayasamızda da öngörülen; milli ve manevi değerlerinin yanı sıra Atatürkçü, laik, çağdaş ve bilimin ışığında yetiştirilmesi amaç ve hedefinden hızla uzaklaşmakta olduğumuzun, evrensel kriterlerden öte, bir garip ideolojik hedefler doğrultusunda şekillendirilmek istendiğinin farkındayız. 

1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’na göre eğitim bir uzmanlık alanı ve öğretmenlik de bir ihtisas mesleğidir. Pedagojik formasyonu ve lisans eğitimi olmayan kişilerin değişik adlarla veya kaçak yapılar marifetiyle eğitim vermeye kalkıştıklarını dahi biliyor, bunlara göz yumulduğuna da şahit oluyoruz. Cumhuriyetin temel niteliklerinden biri Eğitim-Öğretim Birliği’dir ve bu konu, devletimizin varlığının ilelebet korunmasıyla da doğru orantılıdır.

Bilinmelidir ki; vakıflar, cemaat, dernek grup ve benzeri din eğitimi veya değerler eğitimi adına MEB müfredatı dışında birtakım faaliyetlerde bulunmak, ülkemizdeki eğitim ve öğretim sürecini olumsuz etkiliyor. Zira bu tür faaliyetlerde bulunan grupların hangi müfredata, hangi programa bağlı kaldıkları da meçhuldür ve bu durum oldukça tehlikelidir.

Şunu özellikle belirtmek isteriz ki; çağdaş ve modern eğitim ile birlikte, eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması her zaman olduğu gibi öncelikli talebimizdir. Bıkmadan usanmadan, her türlü mecrayı kullanarak her fırsatta bu talebimizi haykırıyoruz, çünkü ülkemizin temel sorunu budur. Bugün de içinde bulunduğumuz eğitim sistemi, ne yazık ki, birey yetiştirme değil, seçmen yetiştirme üzerine kuruludur.

Önce köy enstitülerinin kapatılmasıyla başlayan ülkemiz eğitimindeki erozyon, son 22 yıl içinde çok sayıdaki köy okullarının kapatılmasıyla da derinleştirildi. Müfredat düzenlemelerinin Cumhuriyet değerlerinden uzaklaştırılarak yapılması, yukarıda sözünü ettiğimiz gizli ajandalı bir kurgunun hayata geçirilmesi amaçlıydı ve Türk eğitim sisteminde bilinçli bir yozlaştırmayı beraberinde getirdi. Yargı kararına rağmen keyfi bir uygulama ile Andımız’ın yasaklanması dahi Milli Eğitim ideallerimize vurulan en ağır darbelerden biri olmuştur. Çocuklarımızın, “Ne mutlu Türküm diyene!” diye haykırmasından rahatsızlık duyanların gerçek niyetinin, kimliksiz bir zihniyete sahip, kula kulluk eden bağımlı bireyler yetiştirmek olduğu net biçimde anlaşılmıştır.

Eğitimde temel felsefe, nitelikli eğitimin yolunu açmak, fırsat eşitliğini sağlamak, devlet güvencesiyle parasız eğitime geçiş yolunda çalışmalar yapmak, sonuç itibarı ile liyakat sahibi gençler yetiştirmek olmalıdır.

Geleceğin aydınlık Türkiye’sini kurmanın da insan hak ve hürriyetlerinin egemen olduğu, hukukun tüm kurum ve kurallarıyla işlediği, adaletin herkesi için tesis edildiği, laik ve demokratik bir ülkede yaşayabilmenin de tek yolu, milli eğitimdeki bu ideallerin hayata geçmesiyle mümkündür.

Türk Eğitim Sistemi’nde; Atatürk ilke ve devrimleri esas olmalı, milli ve manevi hassasiyetler korunup kollanmalı, laik ve bilimsel eğitim ilkelerine uyumlu politikalar üretilmelidir. Aynı şekilde; devlet denetiminde olması gereken okullarımızda ve öğrenci yurtlarımızda, dar ve sabit gelirli ailelerin çocuklarını ücretsiz yararlandırmaları esas alınmalıdır.

Devletimizin hiçbir biriminin olur vermediği, kaçak tanımlamasıyla tarif edilen sözde eğitim ya da barınma merkezlerine, bırakın müsamaha gösterilmesini, derhal kapatılmalarıyla ilgili işlemler gecikmeksizin yapılmalıdır. Dernek ve vakıf ağırlıklı eğitim ve yurt merkezlerinin, Türk devleti ve Milletinin duyarlıkları doğrultusunda denetlenmeleri sağlanmalı, elbette ki Anayasamızda ve yürürlükteki yasalarımızda ifadesini bulan Türk eğitim sisteminin ilke ve prensiplerine uygunluğu tescil edilmelidir.

Ülkemizin geleceği olan çocuklarımızda, milli bilincin ve ulusal değerlerimize aidiyet duygusunun güçlenmesi için; yargı kararına rağmen yasaklanan ‘Andımız’ tekrar bütün yurt sathında okutulmaya başlanmalıdır. Ailelerin belini büken ağır kırtasiye masraflarının yükü devletimiz tarafından sübvanse edilmeli, okul ve derslik sayısının yetersizliği ile sınıf mevcudiyetlerinin aşırı kalabalığından kaynaklanan sorunlar giderilmelidir.

Öğretmen açığı, atanamayan öğretmenlere ders başı yaptırılmasıyla telafi edilmeli, okulsuz köyler ve taşımalı eğitim sisteminin sancıları ortadan kaldırılmalıdır. Biliyoruz ki; Türkiye’de İlkokul 4. sınıfların yüzde 40’ı ve 8. sınıfların yüzde 46’sı okula aç gidiyor ve tam 1 milyon 358 bin çocuk açlık sınırında bulunuyor. İYİ Parti olarak çocuklarımıza o nedenle okullarda beslenme projesi geliştirmiştik. Şimdi burada İktidara sesleniyoruz; hadi bakalım seçim döneminde, bizden kopya çekerek verdiğiniz ücretsiz yemek sözünü yerine getirin! Kısacası, öğrencilerimizdeki beslenme sorunlarının üzerine mutlaka ama mutlaka eğilinmeli, sağlıklı ve nitelikli bireyler yetiştirilmesi için eğitimimiz, dünyadaki evrensel kalite standartlarına yükseltilmelidir. Öğretmenlerin açlık sınırında (özellikle özel okullarda) çalıştırılmalarının önüne geçilmeli, ebeveynlerin üzerindeki maddi manevi ekstra bir yük olan servis çilesine son verilmelidir. Kamuoyuna saygıyla duyururuz.”

Continue Reading
Click to comment

Warning: Undefined variable $user_ID in /home/u2093656/public_html/wp-content/themes/zox-news/comments.php on line 49

You must be logged in to post a comment Login

Leave a Reply

Bursa Bölge

DEPREMİ YAŞAYAN 11 İLDE TEMEL İHTİYAÇLAR KARŞILANAMADI

Cumhuriyet Halk Partisi Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan ve 11 ili sarsan deprem felaketinin 2’inci yıl dönümünde Osmangazi Meydanı’nda düzenlenen anma programında konuşarak, “Ne yazık ki, aradan geçen bunca zamana rağmen depremi yaşayan şehirlerimizdeki temel ihtiyaçların halen tam anlamıyla karşılanmadığını üzülerek görüyoruz. Deprem konutlarının bir an önce tamamlanmasını istiyoruz. Vatandaşımızı altyapısı olmayan kışın soğuk, yazın sıcak ile mücadele etmek zorunda kaldıkları konteyner kentlerden kurtarın” dedi.

Büyük felaketin meydana geldiği saat 04.17’de Osmangazi Meydanı’nda düzenlenen anma programında, depremde hayatını kaybeden yurttaşlar anıldı. Anma programına CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, CHP Osmangazi İlçe Başkanı Raşit Gürbüz, Parti Yöneticileri, Osmangazi Kent Konseyi Başkanı Fatma Çil Yılmaz, Bursa İl Dernekleri Federasyonu Başkanı Ramazan Alp, depremden etkilenen 11 ilin dernek temsilcileri ve yurttaşlar katıldı.

Acı ve sıkıntılarla dolu 2 yıl

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan programda konuşan CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, ülkenin yaşadığı en büyük felaketlerden biri olan 6 Şubat depreminin üzerinden acı ve sıkıntılarla dolu 2 yıl geçtiğini belirterek, “Geçen koskoca iki yıla rağmen kayıplarımızın acısını hala derinden hissediyoruz. Ne yazık ki aradan geçen bunca zamana rağmen, depremi yaşayan şehirlerimizdeki temel ihtiyaçların hala tam anlamıyla karşılanmadığını üzülerek görüyoruz. Depremin hemen ertesinde, AKP hükümeti tarafından verilen  “bir yıl içinde tüm kalıcı konutları teslim edeceğiz” sözüne rağmen, hala binlerce ailemiz 20 metrekarelik konteynerlerde yaşam mücadelesi veriyor” dedi.

“Yeterli önlemler alınmıyor”

Deprem bölgesindeki eğitim, sağlık, kalkınma politikalarının yetersizliğine dikkat çeken Yeşiltaş, “Depremzedeler, yaşadıkları travmayı atlatabilmek için güçlü bir psikososyal destek sistemine ihtiyaç duyuyor.  Ancak, bu alanda yeterli çalışmalar yapılmadı, halkımız sahipsiz bırakıldı. Bir çoğu doğup büyüdüğü şehirlerini, içinde yaşadıkları kültürlerini bırakıp hiç tanımadıkları şehirlerde yeniden bir hayat kurmaya çalıştı. Tüm yaşananlardan ne yazık ki hiç bir ders çıkartılmadı. Neredeyse tamamı fay hatları ile çevrili ülkemizde hâlâ depreme hazırlık noktasında çok ciddi eksiklikler var.  Yeni felaketlere karşı kentsel dönüşüm projeleri tamamlanmadı. Bilimsel önlem planları hazırlanmadı. Riskli binaların çoğu ne yazık ki hâlâ ayakta. Uyarılara rağmen yeterli önlemler alınmıyor, bilim insanlarının önerileri göz ardı ediliyor” diye konuştu.

“Aynı acıları yaşamak istemiyoruz”

Yeşiltaş konuşmasını şu sözlerle noktaladı: “Yarın bir başka şehirde aynı acıları yaşamak istemiyoruz. O yüzden Bizler Cumhuriyet Halk Partisi olarak, depremzedelerimizin sesi olmaya devam edeceğiz.  Fakat bu söylediklerimizin suya yazılan yazılar gibi ülkeyi yönetenlerin nazarında bir etki yaratmadığının farkındayız. Neden? Çünkü onların derdi vatandaşın sıkıntılarını dinleyip çözüm üretmek değil. Onlar; tüm zamanlarını; muhalefeti susturmaya, gazetecileri hapsetmeye, seçilmiş belediye başkanlarını kirli ve çirkin iftiralar ile görevden almaya harcıyorlar. Tekrar haykırıyoruz. Bu felaketi unutmadık, unutturmayacağız!

Ülkemizi daha güvenli, daha yaşanabilir bir ülke haline getirmek için sonuna kadar mücadele edeceğiz.  Bizler her türlü zorluğu yaşayan deprem bölgesindeki tüm vatandaşlarımızın sesi olmaya devam edeceğiz. Bu ülkenin insanları, yalnız ve çaresiz bırakılmayacak! Tüm çaresizlerin çaresi olacağız.

Continue Reading

Bursa Bölge

BURSALI MARKETÇİLER FAHİŞ FİYATA KARŞI

Enflasyon ile mücadelede devletin ve halkın yanında olduklarını belirten Bursa PERDER Başkanı Haşim Kılıç, fahiş fiyat ve stokçuluğa karşı gerekli adımları attıklarını söyledi.Gıdada fiyat artışının tek sorumlusunun marketler olmadığını belirten Bursa Perakendeciler Derneği (PERDER) Yönetim Kurulu Başkanı Haşim Kılıç, fahiş fiyat ve stokçuluğa izin vermediklerini açıkladı.

Ramazan öncesi tedbirler alındı

Marketlerin sürekli fiyat artışına gittiği algısının yanlış olduğunu vurgulayan Bursa PERDER Yönetim Kurulu Başkanı Haşim Kılıç, “Üretim-satış zincirinin son halkası olarak, asgari kâr marjı ile fiyat belirliyoruz. Bunu da genel giderlerimizi karşılamak için yapıyoruz.” diye konuştu. Ramazan öncesi fahiş fiyat ve stokçuluğa karşı Türkiye Perakendeciler Federasyonu öncülüğünde, üyeler ile yoğun iletişim halinde olduklarını da kaydeden Başkan Kılıç, “Hiçbir üyemiz, bu süreçte fırsatçılığa asla izin vermeyecek. Ticaret Bakanlığı ve belediyeler ile yoğun iletişim halinde gereken tüm adımları atacağız.” dedi.

“Pozitif ayrımcılık uygulanmalı”

Enflasyonun yoğun şekilde hissedildiği bir dönemde yerel marketlerin özveriyle faaliyet gösterdiğini de kaydeden Kılıç, “Yerel marketler olarak kısıtlı imkanlarımıza rağmen ulusal zincir marketlere nazaran çok daha fazla personel istihdam ediyoruz. Vatandaşın bütçesine destek olmaya gayret ederken sorunlarımıza da etkin çözümlerin bulunmasını bekliyoruz. Uzun süredir hayata geçirilmesini beklediğimiz Perakende Yasası ile sektörümüzün içinde bulunduğu haksız rekabet ortamını iyileştirmek adına devletimizin daha etkili adımlar atmasını, büyük zincirlere karşı yerel marketlere alan açılmasını, pozitif ayrımcılık uygulanmasını talep ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

Continue Reading

Bursa Bölge

BESAŞ’IN YENİ FABRİKA SATIŞ MAĞAZASI ORHANGAZİ’DE AÇILDI

Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin vatandaşların uygun fiyatlı ve güvenilir gıdaya daha kolay ulaşabilmesi amacıyla Orhangazi’de hizmete açtığı BESAŞ Fabrika Satış Mağazası, ilk gününden vatandaşlardan büyük ilgi gördü. Başkan Bozbey, “Hem üreticilerimize destek oluyoruz hem de tüketiciye sağlıklı, ekonomik ve kaliteli ürünü sunuyoruz” dedi.

Bursa Büyükşehir Belediyesi, Türkiye’nin en büyük ekmek fabrikalarından birisine sahip olan BESAŞ aracılığıyla Bursa’daki tüm vatandaşlara ulaşabilmek ve kaliteli ürünlerini uygun fiyata sunmak için çalışmalarını tüm hızıyla sürdürüyor. Bursa’da 500’den fazla bayi ile hizmet veren BESAŞ, unlu mamullerin yanında süt ve et ürünlerine de vatandaşın güvenle ulaşmasını sağlıyor. BESAŞ tarafından Gemlik ve Mudanya’nın ardından Orhangazi’de düzenlenen törenle Fabrika Satış Mağazası hizmete açıldı. 

Açılış törenine, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra CHP Orhangazi İlçe Başkanı Berna Çakır, Orhangazi Belediye Başkanı Bekir Aydın, Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren, Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Mehmet Aydın Saldız, BESAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Orkun Gazioğlu, BESAŞ Genel Müdürü İbrahim Alpay Demirtaş, daire başkanları, iştiraklerin yöneticileri, meclis üyeleri, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı.

Üreticiye destek, halka hizmet

Orhangazililer tarafından büyük bir coşkuyla karşılanan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, gösterilen ilgiden dolayı teşekkür etti. 17 ilçeye eşit ve adaletli hizmeti götürmek için çalışmaya devam ettiklerini söyleyen Başkan Mustafa Bozbey, tüm belediye başkanlarıyla birlikte Bursalılara hizmet götüreceklerini belirtti. BESAŞ’ın sadece ekmek üretmediğini ifade eden Başkan Bozbey, “Göreve geldikten sonra BESAŞ’ı yavaş yavaş tanzim satış mağazalarına dönüştürmeye, içerisindeki ürünleri çoğaltmaya başladık. Bu ürünler içerisinde kendi ürettiklerimize ve kooperatiflerimizin ürettiklerine öncelik verdik. Dağ yöresindeki tesislerimizde ürettiğimiz peyniri, sütü, yoğurdu, ayranı halkımızla buluşturuyoruz. Hem üreticilerimize destek oluyoruz hem de tüketiciye sağlıklı, ekonomik ve kaliteli ürünü sunuyoruz” diye konuştu.

Ürün çeşitliliğini artıracağız”

Bursalı üreticilerden aldıkları et ürünlerine de raflarda yer verdiklerini hatırlatan Başkan Bozbey, “Bursa’nın ürünleri öncelikli olmak üzere ürün çeşitliliğini artıracağız. Gemlik zeytini, Gedelek turşusu gibi ürünleri mağazalarımızla bulacaksınız. Karakılçık gibi buğday tohumlarını dağ yöremizde ücretsiz dağıtıyor ve ekimini sağlıyoruz. Alım garantisi veriyoruz. Bursalılara sağlıklı ekmek olarak ulaştırıyoruz. Amacımız halkımızın sağlıklı bireyler olarak yaşam sürmesini sağlamaktır. Önümüzdeki yıllarda Bursa çok önemli bir markasını, vatandaşlarımızın sahip çıkması sayesinde kazanmış olacak. Fabrika satış mağazamız hayırlı uğurlu olsun” dedi.

Orhangazili muhtarlar ve esnaflarla da bir araya gelerek Yeni Sanayi Sitesi ile ilgili çözüm önerilerini anlatan Başkan Bozbey, bu konuyu da birlikte çözeceklerini söyledi. Otobüs terminali alanında da çalışmalara başlayacaklarını ifade eden Başkan Bozbey, sarı otobüslerle ilgili görüşmeleri sürdürdüklerini, esnafı mağdur etmeden birlikte çözüm üreteceklerini belirtti. 

CHP Orhangazi İlçe Başkanı Berna Çakır, BESAŞ’ın ilçeye kazandırılmasından büyük mutluluk ve gurur duyduklarını ifade etti. BESAŞ’ın sadece ekmek satış mağazası olmadığını, aynı zamanda CHP’li belediyelerin sosyal belediyecilik anlayışının en güzel örneklerinden biri olduğunu dile getiren Çakır, bu konuda emeği geçen Başkan Mustafa Bozbey’e ve BESAŞ’a teşekkür etti.

Orhangazi Belediye Başkanı Bekir Aydın, BESAŞ için uzun yıllardır mücadele verdiklerini söyledi. Orhangazi’ye BESAŞ Fabrika Satış Mağazası’nın kazandırılmasından büyük mutluluk duyduklarını belirten Aydın, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e ve ekibine teşekkür etti. 

Konuşmaların ardından Başkan Mustafa Bozbey ve beraberindekiler, BESAŞ Fabrika Satış Mağazası’nı gezerek bilgi aldı. Daha sonra tezgaha geçen Başkan Bozbey, alışveriş yapan vatandaşlarla sohbet etti. BESAŞ Satış Mağazası’nın Orhangazi’ye kazandırılmasından büyük memnuniyet duyduklarını dile getiren vatandaşlar, hizmetlerinden dolayı Başkan Bozbey’e teşekkür etti.

Continue Reading

Trending