Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Savaşı 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100. yılı dün tüm yurtta olduğu gibi Karacabey’de de kutlandı. Atatürk Anıtı’ndaki törene Kaymakam Tahsin Kurtbeyoğlu, Belediye Başkanı Ali Özkan, daire amirleri, siyasiler, sivil toplum örgütü temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Kaymakamlık ve Belediye Başkanlığı tarafından çelenk sunumuyla başlayan anma programının sunuculuğunu Borsa İstanbul Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türkçe Öğretmeni Macide Meltem Doğramacı yaptı. Program saygı duruşunun ardından Şehit Yüzbaşı Atilla Savaş Acarca Ortaokulu Müzik Öğretmeni Doğuş Ören yönetimiyle İstiklal Marşı eşliğinde göndere bayrağın çekilmesi ile devam etti. Ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 30 Ağustos Zafer Bayramı mesajı sonrası Borsa İstanbul Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Mehmet Çifci, günün önemini belirten bir konuşma yaptı.
Çifci konuşmasına, “Mensubu olmaktan onur duyduğum, necip Türk milletinin, Türk ve dünya tarihinde müstesna bir yere sahip olan 30 ağustos Zafer Bayramının 100. yılını kutlamanın gururunu yaşıyoruz.” sözleriyle başlayarak şu ifadelere yer verdi.
“30 Ağustos Zaferi; ölümüne vuruştuğumuz, emperyalizmi yendiğimiz, fedakârlığın, yiğitliğin, kahramanlığın şaha kalktığı, esaretin bittiği, bağımsızlığa ve özgürlüğe kavuştuğumuz, Anadolu’nun sonsuza kadar Türk Yurdu olarak kalacağının belgesi, ebedi bekamızın, hürriyet ve istikbalimizin ölümsüz abidesi olmuştur.
30 Ağustos zaferi bir sonuçtur, zafere giden yolculuk nasıl başladı, bu millet hangi fedakarlıklarda bulundu onu anlamalı ve anlatmalıyız.
15 Mayıs 1919 ‘da İzmir’in Yunanlılar tarafından işgali emperyalist devletlerin gerçek niyetlerini ortaya çıkarmış ve 16 Mayısta İstanbul’da yola çıkan Bandırma Vapuru 19 Mayıs’ta Samsun’a ulaşınca Milli Mücadele’nin fitili ateşlenmiş, nihayetinde Amasya Genelgesi’yle “Milletin Bağımsızlığını Milletin azim ve kararı kurtaracaktır.” Erzurum ve Sivas Kongrelerinde Bağımsızlık yolunda atılacak adımlar belirlenip “İstiklal Yolu” için hareket başlamıştır.
İnönü savaşlarındaki direniş, Kütahya- Eskişehir Muharebesi’yle gerilemeye ve umutsuzluğa yol açmış olsa da, Sakarya Muharebesi’nde tarihe altın harflerle yazılan bir direniş “Hattı müdafaa yoktur sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz” bu emri alan kahraman Türk ordusu Yunan ilerleyişini durdurmuş ve savaşın seyri değişmiştir.
Bu gelişmeler sonrası, Sovyet Rusya ile Moskova Antlaşması ile Doğu cephesi, Fransa ile Ankara Antlaşması yapılarak Güney cephesi güvence altına alınmıştır. Bu vesileyle Türk Milleti haklı mücadelesini Avrupa devletlerine kabul ettirmiş ve itilaf bloku bozulmuştur.
Sakarya Zaferi’nden sonra taraflar kesin sonuca ulaşmak için hazırlıklara başlamış. Mustafa Kemal Büyük Millet Meclisi’nden aldığı yetkiyle Tekalif-i Milliye emirlerini yayınlayarak Türk halkını bütün varlığıyla mücadeleye katılmaya davet etmiştir.
19 Mayıs 1919’dan başlayıp bu güne kadar yapılan çalışma ve mücadele ile önce fikri zafer kazanılmış sıra askeri zafere gelmiştir.
Nihayet beklenen gün geldi tarih 26 Ağustos 1922, bir şafak vakti Başkomutanından hücum emrini alan kahraman Mehmetçik, Aslıhan’larda, Dumlupınar’da Afyon ovasına akarak, geçilemez denilen istihkamlar saatler içersinde geçilmiş, neye uğradığını şaşıran şımartılmış Yunan ordusuna son darbeyi vurmak için Başkomutan ordusuna şöyle sesleniyordu. “Ordular ilk hedefiniz Akdenizdir.. İLERİ….”
Bu emri alan kahraman Türk Ordusu 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesiyle Yunan ordusunu bir daha toparlanamayacak şekilde dağıtmış, nihayetinde Türk ordusu 9 Eylül’de İzmir’e girerek mücadelenin silahlı safhasını zaferle sonlandırmıştır.”
Mehmet Çifci’nin bu anlamlı konuşmasının ardından, aynı okulun öğrencisi olan Nisanur Erman “Zafer Bayramıdır 30 Ağustos” adlı şiiri seslendirdi.
Zafer Bayramı’nın 100. Yılı etkinlikleri Kaymakam Tahsin Kurtbeyoğlu’nun makamında tebrikleri kabul etmesiyle sona erdi.