Mustafakemalpaşa Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aydemir, ‘Türkiye Salçalık Sanayi Tipi Domates Tarımı ve İhracat Kısıtlaması’ hakkında basın açıklaması yaptı. Aydemir, “Eğer yeterli ihracat yapılamaz ise, süreli kullanım ömrü olan üretilmiş salçalar heba olacaktır. Buna bağlı olarak da sanayi kuruluşları üretimlerini kısacak ve bin bir emek ve masrafla üretilen sanayi tipi domates 2023 sezonunda tarlada kalacaktır. Bu durum domates tarımının sürdürülebilirliğini ortadan kaldıracak, yıllık rekoltelerde çok ciddi sapmalara yol açacak ve ülkemizi salça ihracatçısı konumundan salça ithal eder duruma getirecektir.” uyarılarında bulundu.
Türkiye’de ‘sanayi tipi domates’ tarımının ağırlıklı olarak Ege, Güney Marmara ve İç Anadolu Bölgesi’nde yapıldığını kaydeden Mehmet Aydemir; “Ege Bölgesi’nde İzmir’de Torbalı, Bayındır, Tire, Selçuk, Ödemiş, Beydağ, Kemalpaşa, Kınık, Menderes, Menemen ve Bergama’da, Manisa merkez olmak üzere de Ahmetli, Akhisar, Alaşehir, Demirci, Gölmarmara, Gördes, Kırkağaç, Köprübaşı, Kula, Salihli, Sarıgöl, Saruhanlı, Selendi, Soma, Turgutlu ve Yunusemre’de yaygın olarak sanayi tipi domates tarımı yapılmaktadır. Yıllar bazında değişmekle beraber, yıllık olarak 3.500-4.500 civarı zirai işletmede toplamda 90.000-150.000 dekar civarı domates tarımı yapılmaktadır. Domates tarımı emek yoğun bir iş olup, 3.500-4.500 zirai işletmede çiftçi ve tarım işçisi olarak toplamda 80.000-100.000 kişiye istihdam sağlanmaktadır.” dedi.
Aydemir, Güney Marmara Bölgesi’nde ise Bursa’da Mustafakemalpaşa ve Karacabey, Balıkesir’de Bigadiç, Gönen, Kepsut, Manyas, Sındırgı ve Susurluk ile Çanakkale’de Bayramiç, Biga ve Ezine’de yaygın olarak sanayi tipi domates tarımı yapıldığına dikkat çekti. “Yıllar bazında değişmekle beraber yıllık olarak 3.500-4.500 civarı zirai işletmede toplamda 90.000-130.000 dekar civarı domates tarımı yapılmaktadır” diyen Ziraat Odası Yönetim kurulu Başkanı Aydemir; “Domates tarımı emek yoğun bir iş olup, 3.500-4.500 zirai işletmede çiftçi ve tarım işçisi olarak toplamda 80.000-90.000 kişiye istihdam sağlanmaktadır. Bu bölgelere ilave olarak son yıllarda ekim alanlarında ciddi genişleme olan İç Anadolu Bölgesi’nde, Konya merkez başta olmak üzere Akören, Çumra, Ereğli, Karapınar ve Karatay, Karaman’da merkez, Kazımkarabekir ve Ayrancı ile Niğde’ye bağlı Bor’da yaygın olarak sanayi tipi domates tarımı yapılmaktadır. Son yıllardaki artışla beraber yıllık olarak 1.000-1.200 civarı zirai işletmede toplamda 80.000- 100.000 dekar civarı domates tarımı yapılmaktadır. Domates tarımı emek yoğun bir iş olup, 1.000 -1.200 zirai işletmede çiftçi ve tarım işçisi olarak toplamda 50.000-60.000 kişiye istihdam sağlanmaktadır.” diye konuştu.
Üç ana bölge toplamında yıllara göre değişmekle beraber 260.000-350.000 dekar civarı sanayi tipi domates tarımı yapıldığına dikkat çeken Aydemir; “Domates tarla verimi yaklaşık 8 ton/dekar civarı olup, yıllık domates rekoltesi 2,0-2,8 milyon ton civarında bir rekolteye ulaşılmaktadır. Bu rekolte ile 300.000- 430.000 ton civarı 28/30 bazında salça üretilmektedir. 2022 yılı rekoltemiz ise AMİTOM verilerine göre 2,35 milyon ton rekolte gerçekleşmiştir. Bunun karşılığında da 28/30 Brix bazında yaklaşık 360.000 ton salça üretimi gerçekleşmiştir.” ifadelerini kullandı.
“2023 yılı risk oluşturuyor”
Türkiye’nin yurtiçi salça tüketimine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Mehmet Aydemir açıklamasında şunları söyledi; “Türkiye’de yurt içinde 28/30 Brix bazında yaklaşık 150.000 ton domates salçası tüketilmektedir. Bunun için gerekli olan domates hammadde miktarı yaklaşık 1,0 milyon ton civarıdır. Yıllık rekolteye göre iç piyasa fazlası olan yaklaşık 1,0-1,8 milyon ton domates hammadde fazlamız vardır. İhracatın kısıtlanması ile 2022 yılında üretilen salçaların yurt dışına ihracatı tamamlanamamış olup, 2023 yılı için risk oluşturmaktadır.”
Domates sözleşmelerinin Ocak-Mart ayları arasında yapılıp, tarlaya dikimlerin Mart ayı sonunda başlayarak Haziran ortalarına kadar devam ettiğini kaydeden Aydemir; “Aynı şekilde yurtdışı ihracat bağlantıları da Nisan-Haziran döneminde yapılmaktadır. Bu nedenle salça ihracat kısıtlaması ile ilgili kısıt durumunun acilen netleştirilmesi gereklidir. Şu anda sanayici ihracat belirsizliği nedeniyle sözleşme yapmaktan kaçınmaktadır. Kısıtlamanın devam etmesi durumunda 2023 yılı domates hasadı tamamlanamayacak ve büyük maliyetlere katlanılarak üretilen ürün tarlada kalacak ve çürüyecektir. Yurt dışı üretimlere bakıldığında tarımsal ürün planlaması için sözleşmeli tarım modelinin desteklenmesi iyi olacaktır. Tarımsal desteklemelerde sözleşmeli tarım üzerinden teşviklerin verilmesi ve bölge bazlı tarımsal üretim planlamalarının yapılması sürdürülebilir bir tarım modeli oluşturacaktır.” dedi.
“İhracat kısıtlaması sürerse, fiyat istikrarı bozulacak”
Sanayi tipi domates tarımının son yıllardaki gidişatı hakkında ise Mustafakemalpaşa Ziraat Odası Başkanı Aydemir; “Sanayi tipi domates yetiştiriciliği eskiden çok inişli-çıkışlı bir grafik izlerken, son yıllarda belli bir stabilite sağlanmış ve 2,2 milyon ton üzerinde kalabilmeyi başarmıştır. AMİTOM verilerine göre son yıllardaki sanayi tipi domates rekoltesi; 2019 yılında 2,20 milyon ton, 2020 yılında 2,50 milyon ton, 2021 yılında 2,20 milyon ton ve 2022 yılında ise 2,35 milyon ton miktarında gerçekleşmiştir. Son yıllarda hasat rekolte miktarının kendini korumasının sebebi salça satışlarının iç piyasa ve ihracat olarak belli bir çizgide devam etmesindendir. 2022 yılı domates rekoltesine baktığımızda ihracat açısından herhangi bir kısıtlamaya gerek olmadığı gözükmektedir. Eğer ihracat kısıtlaması devam ederse 2023 yılı sanayi domates yetiştiriciliğinde problem yaşanacak, sanayi firmaları yeterince sözleşme yapmayacak ve neticesinde son yıllarda sağlanmış olan stabilite bozulacaktır. Bunun neticesinde de sanayi tipi domates rekoltesi geçmişte olduğu gibi aşağı-yukarı büyük sapmalar göstermeye başlayacak ve buna bağlı olarak da fiyat istikrarı bozulacaktır.” şeklinde konuştu.
2022 yılındaki hammadde fiyat artışlarına da değinen Aydemir; “Bu durumun ana sebebi dünyada yaşanan pandemi neticesinde tedarik zincirinde meydana gelen sıkıntılar ve buna bağlı olarak tüm tarımsal girdi fiyatlarında yaşanan girdi fiyat artışlarıdır. Bunun üzerine bir de Rusya-Ukrayna Savaşı eklenince tarımsal girdilerde ciddi fiyat artışları yaşandı. Bunun neticesinde de tüm tarımsal ürünlerde olduğu gibi sanayi tipi domates fiyatları da olumsuz etkilendi. 2023 yılı olarak değerlendirme yaptığımızda ise şu anki sanayi tipi domates sözleşme fiyatları 2022 seviyesinde olup, 2023 yılı sezon hammadde fiyatlarının da bu seviyelerde gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Üretici fabrikalar açısından konuyu değerlendirdiğimizde hammadde fiyat artışına paralel olarak ambalaj malzemesi, enerji ve işçilik maliyetlerinde de benzer artışlar oluşmuştur. Bunların neticesinde de üretim maliyetleri arttığı için salça satış fiyatları da bundan olumsuz etkilenmiştir. 2023 yılında enerji ve ambalaj maliyetlerinde gevşemeler devam etmekte olup, bu durum 2023 mahsulünde salça fiyatlarının olumlu etkilenmesine sağlayacaktır. 2022 ve 2023 yılları Ocak-Şubat aylarına ait salça ihracatında %80 azalma oluşmuş durumdadır. Kısıtlamanın devam etmesi durumunda ihracat kayıpları artarak devam edecek ve piyasa dengelerinin kontrol edilemez şekilde bozulmasına neden olacaktır” açıklamasında bulundu.
“İhracatın önü açılmalı, aksi halde sıkıntı büyük”
Domates rekolte miktarlarına ilişkin iç piyasada yetersiz bir durumun söz konusu olmadığını söyleyen Mehmet Aydemir, açıklamasını şu uyarılarla tamamladı: “Tüm satış kanallarında tüm markalı ve özel markalı (private label) ürünler raflarda eksiksiz ve yeterli stoklarda bulunmaktadır. Eğer yeterli ihracat yapılamaz ise süreli kullanım ömrü olan üretilmiş salçalar heba olacaktır. Buna bağlı olarak da sanayi kuruluşları üretimlerini kısacak ve bin bir emek ve masrafla üretilen sanayi tipi domates 2023 sezonunda tarlada kalacaktır. Bu durum domates tarımının sürdürülebilirliğini ortadan kaldıracak, yıllık rekoltelerde çok ciddi sapmalara yol açacak ve ülkemizi salça ihracatçısı konumundan salça ithal eder duruma getirecektir. Bütün bu sebeplerden dolayı, Domates tarımının sürdürülebilir bir şekilde devam ettirilebilmesi için salça ihracat kısıtlamasının kaldırılması gereklidir. Aksi halde Ege, Güney Marmara ve İç Anadolu bölgelerinde domates tarımı ile geçimini sağlayan çiftçiler ve tarım işçileri geçim sıkıntısına girecektir. Ayrıca ülkemize ciddi döviz girdisi sağlayan salça sektörü tamiri mümkün olmayan hasar alacaktır. Bu çerçevede salça ihracatına getirilen kısıtlamanın acilen kaldırılmasını talep ediyoruz.”