Ekonomi
“Toprak hepimiz için kutsaldır, sahip çıkmalıyız”

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, “Toprak, kutsal anlamda hepimiz için ‘vatan’ demektir. Kalkınmanın ilk kaynağı olan toprak, her karışına emek veren çiftçimiz için kutsal anlamına ilaveten gelir kapısı, bereket ve can demektir.” dedi.
TZOB Başkanı Bayraktar, Toprak Bayramı’nın 76’ncı yılı nedeniyle yaptığı açıklamada, “Ülkemizde toprağın üreticilerimiz açısından taşıdığı önem dikkate alınarak 11 Haziran 1945 yılında ‘Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu kabul edilmiştir. Bu kanunla, toprağı olmayan ya da yetersiz olan çiftçilerin aileleriyle birlikte geçimlerini sağlayacak ve iş güçlerini değerlendirecek ölçüde toprak edinmeleri amaçlanmıştır. Toprağın önemini vurgulamak amacıyla aynı yıl 4760 sayılı ‘Toprak Bayramı Kanunu’nu da çıkarılmıştır. Bu kanunla birlikte her yıl Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu’nun kabul edildiği 11 Haziran tarihini takip eden ilk pazar günü ‘Toprak Bayramı’ olarak kutlanmaktadır.” bilgisini paylaştı.
Pandemi sürecinde toprağın ve üretimin öneminin bir kez daha ortaya çıktığına değinen Bayraktar, “Toprağın önemini kavrayan ülkeler, artan gıda talebinin karşılanmasını, çevre ve tarımın sürdürülebilir olmasını sağlamak için tarım politikalarını buna göre şekillendirmektedir. Gıda fiyatlarının önümüzdeki yıllarda daha da artacağı göz önünde bulundurulduğunda tarım sektörü daha da stratejik hâle gelecektir.” diyerek şöyle devam etti:
“Yaşadığımız pandemi döneminde dünyada ülkelerin ihracatlarına kısıtlamalar koyması, paranız olsa bile tarımsal ürünlere ulaşılamaması, yerli ve millî üretimin ne kadar hayati bir öneme sahip olduğunu tüm ülkelere göstermiştir. Bu nedenle, dünyada yaşanacak gıda krizleri birçok ülkede ulusal güvenlik sorunu oluşturacaktır. Ülkemizde böyle bir sorun yaşamak istemiyorsak Allah’ın bize bahşettiği bereketli Anadolu topraklarını korumak ve kollamak zorundayız. Bu verimli topraklarda üretmeye mecburuz. Dünyada beklenen gıda krizlerine karşı, ülkemizin bu krizlerden etkilenmemesi ve ülke insanımızın yeterli gıdaya erişebilmesi için topraklarımızın korunması, imara açılarak kaybedilmemesi ülkemiz için hayati önem taşımaktadır.
“Topraklarımız birçok tehdit ve riskle karşı karşıyadır”
“Toprak, yaşayan ve korunması gereken çok önemli bir canlıdır. Bir santimetre kalınlığındaki toprak 100 yılda oluşmaktadır. Böylesi hayati bir hususun toprak bilinci aşılanırken önemle üzerinde durulması gereklidir ve bu tüm nesillere bıkmadan anlatılmalıdır” vurgusu yapan Bayraktar şunları ifade etti: “Ülkemiz topraklarının en önemli sorunları; erozyon, tuzluluk-çoraklaşma, tarım arazilerinin yanlış ve amaç dışı kullanımı, arazilerimizin küçük, parçalı, dağınık, çok hisseli olması ve toplulaştırmanın henüz bitirilememesidir. Erozyon, uzun yıllar sonucu oluşmuş verimli toprakların kısa bir sürede elden çıkmasına neden olmaktadır. Dünyada aralarında ülkemizin de yer aldığı pek çok ülkede erozyon nedeniyle çölleşme tehlikesi bulunmaktadır.
Ülkemiz topraklarının yüzde 63’ünde şiddetli ve çok şiddetli, yüzde 20’sinde orta, yüzde 7’sinde ise hafif derecede erozyon görülmektedir. Topraklarımızın yüzde 90’ında görülen erozyon nedeniyle yılda 1,4 milyar ton toprak kaybedilmektedir. Bu kadar toprak, su ve rüzgâr etkisiyle taşınmaktadır. Yani her yıl Kıbrıs kadar bir toprağı kaybediyoruz ve buna engel olamıyoruz. Erozyon, fiziki ve biyolojik çevreye etkileri yanında sosyo-ekonomik çevreye de zarar vermektedir. Tarım alanlarının azalması, çayır, mera alanlarının giderek daralması ve nüfusun artmasıyla birlikte tarımla uğraşan insanlar geçim sıkıntısı çekmekte ve göçe zorlanmaktadır.
Tarım arazilerimiz en büyük zenginliğimizdir. Arazilerimiz gelecek nesillerin bizlere emanetidir. Bizim görevimiz günü gelene kadar arazilerimizi korumak, geliştirmek, durumunu iyileştirmek ve zamanı gelince de sahibine yani gelecek nesillere aldığımız gibi bırakmaktır. Ne yazık ki tarım arazilerimiz 27 milyon 856 bin hektar iken son 30 yılda 4 milyon 720 bin hektar azalarak 23 milyon 136 bin hektara gerilemiştir. Bu alanlar geri dönüşü olmayan bir şekilde elden çıkmaktadır. Bunun dışında arazilerimiz çok parçalı hâle gelmekte, her geçen gün üzerinde ekonomik üretim yapılabilirlikten uzaklaşmaktadır.
Şemsi Bayraktar, “1929 yılından beri uygulanan İsviçre Medeni Hukuku’yla son yıllara kadar işletmelerimizi parçalayarak ekonomik olmaktan çıkarmıştık. 2014 yılında TZOB olarak topraklarımızın parçalamasını önlemek için çok önemli bir adım attık. Birliğimizin talebiyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda önemli değişiklik yapılarak uygulanmaya başlandı. Bu kanun devrim niteliğinde bir adımdır. Bu kanunla Miras Hukuku değişti ve tarım arazilerindeki parçalanmanın önüne geçilerek 2014-2020 yılları arasında 1,7 milyon hektar alanın bölünmesi ve hisselenmesi engellendi.” dedi.
TZOB Başkanı Bayraktar, “Ülkemizde uzun yıllardan beri tarım arazilerinin miras yoluyla sürekli bölünmesi nedeniyle 40 milyonun üzerinde hissenin varlığı tahmin edilmektedir. Bu durumda her bir tarım işletmesi ortalama 13 hissedara ait arazileri işlemektedir. Arazilerin hisseli olması, hem toprağı bizzat işleyenleri hem de çoğunluğu kırsalda yaşamayan ve başka işlerle uğraşan malikleri mağdur etmektedir. 14 milyon hektar tarım arazisinin bir an evvel toplulaştırılması gerekmektedir. Verimli üretim denilince ülkemizde akla gelen en önemli konu arazi toplulaştırmasıdır. Ülkemizde toplulaştırma yapılabilecek 14 milyon hektar arazi vardır. Bunun 8,5 milyon hektarı sulanabilir, 5,5 milyon hektarı ise sulanamayan alandır. Verimli ve ekonomik üretimin önemi dikkate alınarak bu 14 milyon hektarlık alan bir an önce toplulaştırılarak üretime katılmalıdır” diyerek, şu bilgileri ekledi: “Büyük ovaların tarımsal SİT alanı olarak ilan edilmesi çok önemli bir adımdır. Bunu toprağı korumak adına atılmış, hayati öneme sahip bir adım olarak görüyor ve destekliyoruz.” ifadesini kullandı.
“Topraklarımızı korumak için neler yapılmalıdır?”
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, toprağı korumaya yönelik alınması gereken tedbirleri de şöyle sıraladı: “Tarım topraklarının ivedilikle arazi kullanım ve üretim planlaması yapılmalıdır. Tarım arazilerinin miras yoluyla parçalanması önlenmeli, arazi bankacılığı uygulamaları arazi toplulaştırma çalışmalarıyla birlikte yürütülmelidir. Alternatif marjinal tarım arazileri mevcutken, verimli tarım arazileri tarım dışı amaçlarla kullanılmamalıdır. Birinci sınıf sulamaya uygun tarım arazilerinin imara açılmasına asla izin verilmemelidir. Turizm, madencilik ve ulaştırma için verimli tarım arazilerimiz kullanılmamalı, meyve ağaçları, zeytinlikler kesilip buralara yazlıklar inşa edilmemelidir. Belediyeler faaliyet alanlarındaki tarım arazilerinin korunmasına daha fazla özen göstermelidir. Kırsalı kalkındırmak, yaşanılabilir yerler hâline getirmek insanımızı yerinde tutacak, şehirlerde yeni varoşların oluşmasının önüne geçecektir. Bunun öncelikli yolu kırsaldaki toprakları korumak, üreticilerin sürdürülebilir bir gelir elde ederek üretime devam etmelerini sağlamaktır. Tarım politikalarının temeli bu eksene oturtulmalıdır.
Toprağına sahip çıkabilen üreticilerimiz, toprağın değerlenmesiyle birlikte gelecekte ülkenin zenginleri olacaklardır. Bunu gören yabancı ve yerli şirketler özellikle Trakya Bölgesi’nde arazi toplamaya başladılar. Odalarımızdan aldığımız bilgilere göre son yıllarda zor durumdaki çiftçilere yüksek fiyat vererek arazilerini satın alma işlemleri hız kazanmış bulunmaktadır. Sektörde tekelleşmeye yol açabilecek bu gelişmeler karşısında aile işletmelerine sahip çıkılmalı, topraktan kopmaları önlenmelidir. Ülkemizin gıda güvencesini sağlamanın, aile işletmelerinin ayakta kalmasına ve desteklenmesine bağlı olduğu gerçeği unutulmamalıdır. Ekilmedik bir karış arazimiz kalmamalıdır. Atıl durumda bekleyen 2 milyon hektar civarındaki hazine arazisi acil olarak tarımsal üretime kazandırılmalıdır.
Topraklarımızı daha verimli hâle getirmek için modern basınçlı sulama yatırımları hızla tamamlanmalıdır. Gerek eğimli arazilerde erozyonu en aza indirmek gerekse sulamadan azami tasarruf etmek için bitkiler kendi şartlarına uygun yerlerde yetiştirilmelidir. Dolayısıyla taban ve düz arazilerde tek yıllık bitkilerin üretimi sürdürülmeli, eğimli arazilerde ise meyvecilik yapılmalıdır. Çayır, mera, yaylak ve kışlak alanlarda yürütülen tespit, tahdit ve tahsis çalışmaları bir an önce tamamlanmalıdır. Topraktaki organik maddeyi artıran, erozyon etkilerini azaltan, anız yangınlarını önleyen, toprağın su tutma kapasitesini artıran, toprak işleme maliyetlerini yüzde 75 azaltan ‘Korumalı Tarım’ desteklenerek yaygınlaştırılmalıdır.”
Bayraktar son olarak, “Toprak en değerli varlığımız, üzerinde üretim yaparak geçimimizi sağladığımız ekmek teknemizdir. Gelecek nesillerden ödünç aldığımız topraklarımız, gıda güvenliğimizin teminatıdır. Topraklarımızı koruyamazsak miras olarak çocuklarımıza açlık bırakırız. Bereketli topraklarımızın kıymetini bilmeliyiz” diyerek, tüm üreticilerin Toprak Bayramı’nı kutladı.
Güncel
ESNAFA DİKKATLİ OLMA ÇAĞRISI

Karacabey Vergi Dairesi Müdürü ve Müdür Yardımcısı, ilçedeki 8 esnaf odası başkanı ile birlikte vergi kaçakçılığının önlenmesi ve vergi mükelleflerinin cezai işlemlere maruz kalmaması amacıyla bir toplantı düzenledi. Toplantı, vergi mükellefi olan esnafın yükümlülüklerini yerine getirmeleri konusunda farkındalık yaratmayı ve çözüm önerileri sunmayı amaçlayan kapsamlı bir görüşme oldu.
Vergi kaçağını önlemek ve esnafı bilgilendirmek
Toplantının ana gündemi, özellikle basit usul vergi mükelleflerinin, yani küçük esnafların, vergi yükümlülüklerini yerine getirmeleri konusunda yapılacak çalışmalar oldu. Vergi Dairesi yetkilileri, esnafları vergi kaçağının önlenmesi adına bilgilendirirken, cezai işlemlerle karşılaşmamaları için almaları gereken önlemleri de sıraladı.
Vergi Dairesi yetkilileri, toplantıda yaptığı açıklamada, basit usul vergi mükelleflerinin özellikle günlük fatura kesmeleri gerektiğini vurguladı. Ayrıca, yazar kasa fişlerinin düzenli olarak kesilmesi, parakende fişlerinin alınması ve doğru beyannamelerin verilmesi konusunda da esnaflara hatırlatmalarda bulundu. Vergi mükelleflerinin vergi kaçağını önlemek için bu tür belgeleri düzenli olarak alıp vermeleri gerektiğini belirten yetkililer, bunun hem esnafın güvenliğini sağladığını hem de vergi yükümlülüklerini yerine getirdiklerini ifade etti.
Esnafın duyarsız kalmaması için çeşitli uyarılar yapıldı
Vergi Dairesi yetkilileri toplantıya katılan esnaf odası başkanlarına, üyelerinin daha bilinçli bir şekilde vergi ödemesi için yerel eğitim çalışmalarına devam edilmesi gerektiğini söyledi. Vergi dairesinin, esnafların bu yükümlülüklerini yerine getirmesi adına zaman zaman bilgilendirme yapacağını belirtti. Ayrıca, yazar kasa fişlerinin kullanımının yaygınlaştırılması gerektiğini ifade ederek, esnafın bu tür belgeleri alıp vermemesi durumunda ciddi cezai yaptırımlarla karşılaşabileceğine dikkat çekti.
Toplantıya katılan esnaf odası başkanları ise üyelerinin mali sıkıntılarını dile getirerek, vergi yükümlülüklerini yerine getirmekte zorlandıklarını belirtti. Ancak, vergi dairesinin alacağı tedbirlerle esnafın bu konuda daha dikkatli olacağı ve vergi kaçağının azalacağı konusunda umutlu olduklarını ifade ettiler. Esnaf odası başkanları, küçük esnafların özellikle gelir-gider dengesini doğru şekilde tutmakta ve vergilerini düzenli olarak ödemekte zorluklar yaşadıklarını dile getirdi.
Günlük fatura ve yazar kasa kullanımı esnafa hatırlatıldı
Toplantı boyunca, esnafa yönelik yapılan en önemli hatırlatma ise günlük fatura kesmenin gerekliliği oldu. Esnafın, her satış işlemini belgelendirmesinin, hem devletin vergi gelirlerinin doğru şekilde toplanmasına katkı sağlayacağını hem de esnafın ilerleyen süreçlerde vergi incelemeleriyle karşılaşmaması için hayati önem taşıdığını dile getirildi. Yazar kasa fişi kesmenin, küçük işletmelerin daha düzgün bir şekilde çalışmasına olanak tanıyacağı, aynı zamanda işletme sahiplerinin düzenli vergi beyanında bulunmalarını sağlayacağı anlatıldı.
Esnafın cezai işlemle karşılaşmaması için işbirliği çağrısı
Vergi Dairesi yetkilileri, özellikle küçük esnafın cezai işlemlerle karşılaşmaması adına işbirliğinin önemine vurgu yaptı. Vergi dairesinin esnafları cezalandırmak yerine onları eğitmeyi ve bilinçlendirmeyi amaçladığını belirten yetkililer, esnafın kendini geliştirmesi ve kurallara uyması adına sürekli olarak destek vereceklerini açıkladı.
Toplantıda ayrıca, vergi yükümlülüklerini yerine getiren esnafa karşı daha adil bir yaklaşım sergileneceği de ifade edildi. Esnafın devletle sağlıklı bir işbirliği yapması gerektiği, bunun da en iyi şekilde doğru fatura düzenleme ve yazar kasa kullanımı ile mümkün olduğu belirtildi.
Güncel
SAYGISEVER’DEN 511 MİLYONLUK TARIMSAL YATIRIM MÜJDESİ!

Adalet ve Kalkınma Partisi Karacabey İlçe Başkanı Gültekin Saygısever, tarımın Mustafakemalpaşa ile birlikte Bursa’daki en önemli lokomotif ilçesi olan Karacabey’e 511 milyon TL’lik yatırım müjdesini kamuoyuyla paylaştı. Bu kapsamda Karacabey’de sulama, arazi toplulaştırma ve tarla içi geliştirme projelerine start verildiğini duyuran Saygısever, “Tarımsal sanayi üretimindeki etkinliğinin yanı sıra, Türkiye’nin en önemli tarım şehirlerinin başında gelen Karacabey’imizde, merkezi hükümetimizin yatırımlarıyla tarımda verimlilik artırarak kırsal kalkınmanın önünü açacağız.” dedi.
Devlet Su İşleri tarafından Karacabey’e yapılacak yatırımlar hakkında bilgi veren AK Parti İlçe Başkanı Gültekin Saygısever, şunları kaydetti: “Yalnızca Bursa değil Türkiye’de de tarımsal katma değerin en yüksek olduğu ilçelerden olan Karacabey’imizde Gölecik Arazi Toplulaştırma ve Tarla İçi Geliştirme Hizmetleri Projesi’ne başlandı. Söz konusu bu proje; ilçemiz sınırları içinde yer alan Danişment, Tophisar, Sultaniye, Dağkadı, Arız, Fevzipaşa, Keşlik, Karasu, Şahinköy, Hotanlı, Kıranlar, Gölecik ve Hüdavendigar Mahalleleri’nde, toplam 300 bin dekar alanda uygulanacak. Aynı zamanda Gölecik Barajı Sulaması sahasını da kapsayan projenin hayata geçirilmesiyle, mülkiyet problemleri çözülecek. Azami oranda parsellerin birleştirilmesi sağlanırken, sulama sahasında su hatlarına ve stabilize kaplı kadastral yol hatlarına cepheli parseller de üretilecek. Yaklaşık 268 milyon TL’ye mal olacak projede tarım işletmelerinin sahip oldukları küçük, parçalı ve dağınık arazileri modern tarım işletmeciliğine göre yeniden düzenlenecek.”
Bursa’ya toplamda 561 milyonluk yatırım geliyor!
AK Parti Bursa İl Başkanı Gürkan ise, Karacabey’in yanı sıra DSİ tarafından Mustafakemalpaşa ve İnegöl İlçelerine yapılacak yatırımlara değindi. Başkan Gürkan, “Mustafakemalpaşa’yı merkeze alan yatırımlarda sulama, arazi toplulaştırma ve tarla içi geliştirme projeleri ile birlikte, İnegöl Akıncılar Mahallesi Adadere Deresi üzerinde yerleşim yerlerini taşkın zararlarından koruyacak çalışmalara da başladık. Karacabey, Mustafakemalpaşa ve İnegöl ilçelerimizde toplamda 561 milyon liralık kaynak kullanılacak projeler Bursa’mıza hayırlı olsun.” dedi.
Ekonomiye yıllık 53 milyonluk katkı
AK Parti İl Başkanı Gürkan, şöyle devam etti: “Yaklaşık 243 milyon liralık yatırımla hayata geçirilecek olan Mustafakemalpaşa Kestelek Pompaj Sulaması işi ile Kestelek, Camandar ve Döllük (Köy) Mahallelerine ait tarım arazilerini içine alan toplam 5 bin 440 dekar arazi sulanabilir hale gelecek. Çalışma kapsamında yaklaşık 22 kilometrelik boru hattı ile tarım arazilerine su verme amacıyla 73 adet Modern Kartlı Sulama Hidrantı yapılacak. Bu yatırımla birlikte 2025 yılı verilerine göre dekar başına 9 bin 750 TL gelir artışı sağlanması öngörülüyor. Yöre halkının modern sulama ile tanışacağı proje ile buğday, ayçiçeği, şeker pancarı, mısır, domates, bezelye, soğan, bostan, kırmızı biber, zeytin ve fasulye gibi birçok ürün yetiştirilerek ürün yelpazesi genişleyecek. Bu projenin tamamlanmasıyla birlikte 2025 yılı birim fiyatları ile milli ekonomiye yıllık 53 Milyon TL’lik katkı sağlanacak. Projenin 2027 yılında tamamlanması hedefleniyor.
İnegöl’e taşkın koruma yatırımı
Devlet Su işleri tarafından İnegöl İlçesi Akıncılar Mahallesi, Adadere Deresi üzerinde yerleşim yerlerini taşkın zararlarından korumak amacıyla çalışmalara başlandı. İhalesi yapılan ve 50 milyon TL’ye mal olması beklenen “İnegöl Akıncılar Mahallesi Adadere Islahı” projesi kapsamında Adadere Deresi’nde 1050 metre ıslah güzergahı üzerinde çift taraflı beton ağırlık duvarı, 80 metre betonarme U kanal, 86 adet brit ve 3 adet menfez inşa edilecek.”
“Yatırımlar hız kesmiyor”
AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, ulaşımdan altyapıya, tarımdan sosyal hizmetlere kadar her alanda merkezi hükümet yatırımlarının hız kesmeden devam ettiğini söyledi. Özellikle Mustafakemalpaşa ve Karacabey ilçelerinde çalışmaların başladığı her iki projenin de Bursa tarımı için büyük önem taşıdığını dile getiren Gürkan, “Bursa sanayinin yanında önemli bir tarım kenti. Mustafakemalpaşa ve Karacabey’deki her iki proje sahasındaki vatandaşlarımızın en önemli geçim kaynağı tarım. Tarımsal üretimi artırarak, tarıma dayalı sanayinin de gelişip bölge ekonomisine büyük katkılar sağlayacağa inanıyoruz. Bunun yanında proje sahası ülkemizin nüfus yoğunluğunun en yüksek olduğu Güney Marmara Bölgesi’nde yer aldığından, büyük bir tüketim merkezi durumundaki bölgenin gıda ihtiyacı karşılanmış olacak. Yeni tarımsal sanayinin ham madde ihtiyacının temin edilmesi ve tarım ürünlerinden elde edilen ihracat gelirlerinin artırılması için tarımsal sulama imkânlarının arttırılması büyük önem taşıyor. Toplamda 561 milyon TL’ye mal olacak her 3 yatırımın da şimdiden şehrimize hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.
Bursa Bölge
KESKİNOĞLU’NA EGE İHRACATÇILAR BİRLİĞİ’NDEN İHRACAT ÖDÜLÜ

Türkiye’nin ilk tam entegre tavukçuluk kuruluşu Keskinoğlu, Ege İhracatçılar Birliği (EİB) tarafından, Manisa’da 20 yılı aşkın süredir istikrarla gerçekleştirdiği ihracat başarısı nedeniyle ödüle layık görüldü.
Ege İhracatçı Birlikleri, Manisa Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ev sahipliğinde, 100. Yıl Konferans Salonu’nda, Ege İş Dünyası Buluşmaları – Manisa Toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıda, 2024 yılında Manisa’da 965 milyon dolarlık tarım ürünleri ihracatı gerçekleştirildiği ifade edildi ve bu potansiyelin daha da arttırılmasının önemine vurgu yapıldı.
Keskinoğlu ürünleri 6 kıtada 42 ülkeye ihraç ediliyor
Ege İhracatçılar Birliği tarafından düzenlenen Ege İş Dünyası Buluşmaları – Manisa Toplantısı’nın son bölümünde, 20 yılı aşkın süredir aktif olarak ihracat gerçekleştiren Manisalı firmalara, ödülleri takdim edildi. Ürünlerini Balkanlar’dan Uzakdoğu’ya, Güney Amerika’dan Afrika’ya, Ortadoğu’dan Pasifik Adaları’na kadar dünya genelinde pek çok ülkeye ulaştıran Keskinoğlu adına ödülü; Keskinoğlu İhracat Müdürü İlker Dinçer teslim aldı.
Keskinoğlu 3 bin 500 kişiye istihdam sağlıyor
2023 yılında Türkiye’nin en büyük ilk 100 sanayi kuruluşundan biri olan Matlı Şirketler Grubu bünyesine dahil olan Keskinoğlu, yeni yatırımlarla hayata döndü. Avrupa Birliği standartlarında en modern üretim teknolojileri ile donatılmış 2 milyon 75 bin 375 m2 kapalı alana sahip, 3’ü Akhisar’da, 1’i Karacabey’de olmak üzere 4 yumurta tesisi, Akhisar’da ileri işlem, piliç eti işleme ve viyol ile yem ve pastörize sıvı yumurta tesislerinde 3 bin 500 kişi istihdam edildi, ayrıca çiftçiler desteklenmeye ve yerel ekonomiye katkı sağlanmaya başlandı.
60 yılı aşkın süredir Manisa’da yerel ekonomi destekleniyor
1963 yılında Manisa’da, küçük bir tavuk çiftliğinde yumurta üretimi ile faaliyete başlayan Keskinoğlu, bugün 4 farklı tam entegre yumurta işleme tesisinde, günlük 5 milyon adedin üzerinde yumurta ve günlük 400 bin adet piliç eti işleme kapasitesine sahip. Şirket, ileri işlem tesislerinde yılda 30 bin ton üretim ve 95 milyon adet etlik piliç üretiyor, 2.5 milyon adet de yarka tavuk yetiştiriyor.
Keskinoğlu, ürünlerini tüketiciye ulaştırana kadar en iyi şekilde muhafaza etmek için karton freezer ve soğuk hava muhafaza depoları kullanıyor. Saatte 7.800 kg şoklama kapasitesi ile ürünlerinin besin değerlerini en yüksek oranda koruma altına alırken, Akhisar, Ankara ve İzmir’de 3 bölge müdürlüğü ve ülke genelinde yaygın bayilik sistemiyle tüketiciye ulaşıyor.
100’den fazla ürün çeşidi yaygın bayilik ağıyla tüketicisine ulaştırılıyor
Gelecek nesilleri önemseyen sürdürülebilirlik anlayışıyla üretim yapan Keskinoğlu’nun tam entegre tesislerinde ürettiği piliç eti, pratik piliç ürünleri, sofralık yumurta, pastörize yumurta ve viyol gibi 100’den fazla ürün çeşidi bulunuyor.
Gıdada dünya trendlerini yakından takip eden şirket, son dönemde T.C. Sanayi Bakanlığı tarafından tescillenen AR-GE Merkezi’nde geliştirdiği geleneksel lezzetleri modern formda tüketiciyle buluşturan fileturka, mexico shots, kovva, çıtır filetom, chicken rings, piliç kasap köfte ve piliç kebap gibi Pratik Ürünleri ile perakende ağını her geçen gün yaygınlaştırıyor.
-
Bursa Bölge5 yıl ago
“Türkiye, Doğu Türkistan’a sahip çıkmalıdır”
-
Ekonomi5 yıl ago
Sütaş’tan “Tereyağı” açıklaması
-
Genel1 ay ago
KARACABEY BELEDİYESİ’NDE GÖREV DEĞİŞİKLİKLERİ
-
Bursa Bölge2 ay ago
KARACABEY AK PARTİ BURSA’DA YER BULAMADI
-
Bursa Bölge1 ay ago
İŞİTME HASTALARI İÇİN YENİ HİZMET DEVREYE GİRDİ
-
Bursa Bölge2 ay ago
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN BURSA’DAN SESLENDİ: ASGARİ ÜCRETİN ARKASINDA DURDU BOYKOT ÇAĞRISI YAPTI
-
Bursa Bölge7 ay ago
NİLÜFER ÇAYI İÇİN İŞBİRLİĞİ
-
Bursa Bölge1 ay ago
BÜYÜKŞEHİR’DEN YILIN SON VE İLK BEBEKLERİNE ZİYARET
Warning: Undefined variable $user_ID in /home/u2093656/public_html/wp-content/themes/zox-news/comments.php on line 49
You must be logged in to post a comment Login