Son günlerde Yeniköy’de yanlış olarak yapıldığına inandığım ve mahalle sakinlerinin de tepki gösterdiği kumsal üzerine otopark alanı hazırlama konusunda Belediye Başkanı Sayın Ali Özkan’ın yanlış yönlendirildiğini düşünerek, kanun nezdinde ve seçili alanın tercihindeki yanlışlığı gazete sütunlarına taşıdım. Amacımız, doğru olanın yapılması, Yeniköy’e değer kaybettirecek değil, değer katacak hizmetlerin gelmesine yardımcı olmaktı. Yeniköy sakinlerinin görüşünü de gündeme getirerek, hatanın düzeltilmesini istedik. Bu yanlıştan dönülmez ise, Sayın Ali Özkan’ın eski belediye başkanlarımızdan rahmetli büyüğümüz Sayın Fuat Mert’ten sonra ikinci imar hatasını yapmakla ve ikinci imar katliamına imza atmakla Yeniköy tarihinde hatırlanacağını ifade ettim. Yol gösterici olma gayretiyle ve ilçemi de Yeniköy’ü de her dönemde değerli hizmetler alması amacıyla uyarıcı oldum.
Bu uyarılarıma rağmen birincisi eleştirilere tahammülü olmayanları gördüm. Sayın Özkan’a sözde destek vermeye çalışan ve Karacabey’i iyi tanıyamayan, yakın zamanda Karacabeyli olanları gördüm. Deniz, kumsal, tatil köyü nedir, nasıl olmalıdır, buraları daha fazla turist çeksin diye nasıl güzelleştirilmelidir diye düşünmek yerine, laf olsun diye sosyal medya üzerinden tarafıma saldırıldığını gördüm.
Kamuoyumuz şunu da bilmelidir ki bu olayı kişiselleştirip, sanki benim bir evim varmış ve onun önüne otopark yapılıyormuş gibi anlamsız ve düşünmeden laf üretenler olduğunu belirtmeliyim.
Benim Yeniköy’de evim yoktur ve kirada oturmaktayım. Bu biir. İkincisi, Yeniköy’e uzun yıllardan beri hizmet etmek için gerek sade bir vatandaş olarak, gerekse belediye meclisi üyesi olduğum yıllarda ve bir Yeniköy sakini de olarak burasının en iyi hizmetleri almasından yanayım.
“Orada Şaban Önen’in evi varmış, evin görüntüsü bozulacak diye gazetesinde yazıyormuş” gibi asılsız ve yanıltıcı eleştirilerin birer itham edici şekle büründüğünü ve o yorumları yapanların da neye büründüğünü kamuoyunun takdirine bırakıyorum. 24 yıldır gerek gazeteciliğimle ve gerekse şahsiyetimle Yeniköy’ü korumaya, onu daha ileri götürecek hizmetlere destek vermekle uğraşıyorum. Yeniköy’de sade vatandaşından, esnafına ve balıkçılarına kadar halktan gördüğüm sevgi ve saygı da bunun anlatılmaz mutluluk veren bir sonucudur. Belediye Meclisi Üyeliği görevinde bulunduğum dönemde de Yeniköy’de önemli, güzel ve değerli yatırımlara imza atmanın hazzını yaşadım. Yatırımların neler olduğunu ve Yeniköy’ün o dönemde nasıl değiştiğini mahalle sakinleri ve tüm Karacabeyliler çok iyi bilir. Bunların yanında hatırlanacak olursa, Yeniköy’de 4. katlara içme suyu çıkmazken, o dönemde yüksek katlı evlerde bile musluklardan içme suyu akıtacak bir depo inşa edilmiş, bu sorun da çözümlenmişti. Park, yeşil alan, yürüyüş yolu, spor sahaları, kumsala duşlar, çocuk parkları, festivaller, spor turnuvaları gibi parmakla gösterilecek yatırımları halkımız unutmamaktadır. Bizim o dönemdeki hizmetlerimizi Karacabey’de herkes iyi bilir, Yeniköy ve Bayramdereliler daha iyi bilir.
Sosyal medya üzerinden o dönemde Yeniköy’e bir çivi bile çakılmadığını iddia edenler, o gözlüklerini çıkarsınlar da maziye bir baksınlar. Daha iyi hizmetler yapılmış olmasını hepimiz diliyoruz. Geçmişte yapılanları yok saymak, karalamak, çamur at da izi kalsın politikası yapmak kimlere yakışıyorsa, varsın kendilerine yakıştırsınlar. Onların denizle, kumsal ile tatil köyü atmosferiyle ne kadar yakın ilgileri olmuşsa, Yeniköy’ü de öyle görüyor olabilirler. Eski Has Partili, şimdilerin Ak Partilisi bir vatandaşımızın Belediye’de kendisine yetki verilince bize ahkam kesecek bilgi ve tecrübeye sahip olmadığını bilenler, onun ifadelerine gülüp geçmektedir. Kendisinin Belediye Başkan Yardımcılığı koltuğunda ne gibi hizmetler yaptığını kamuoyunun bilgisine yakın zamanda sunacağımızdan kimsenin kuşkusu olmasın.
Yeniköy’deki kumsal üzerinde yapılanın bizce aslında bir doğa katliamı olduğunu kanun ve halkın isteğinin dikkate alınmadığını söylüyoruz ya, bunları hiçe sayıp, sanki bunu hizmet yapılıyormuş havasında ortaya atanların, gerçekte Yeniköy’e bu konuda hizmet değil, bir kumsal katliamı yaptıklarını bilmeleri gerekir. Bunu bilmediğini bilmeyenler, aslında Yeniköy’e değer kazandırmak yerine bu güzel tatil köyüne değer kaybettirdiklerinin farkında değildirler.
Nalına da mıhına da vurduğumuzu iddia edip, benim Belediye Meclisi Üyesi olduğum dönemde ceza aldığımı iddia etmelerini de yeteneklerine ve bilgi dağarcıklarına bağlıyorum. Kendisini gazeteci sanan bir kişi Belediye ile ilgili olarak bir suçtan bahsedecekse önce kanunları iyi bilmelidir. Hizmet eden yargılanır, boş oturan değil. Meyve veren ağacı taşlarlar, meyvesiz ağacı değil. Benim o söz konusu yargılama sonucunda ceza almadığımı bilmeyen bu vatandaş, önce aynaya bir baksın. Basın İlan Kurumu’nu yanıltan bir zihniyetin Karacabey gazeteciliğinde söz söyleme ve başkalarını eleştirme hakkı kalıp, kalmadığını bir düşünsün. Bir devlet kurumunu yanıltmak, kandırmak için akıl almaz yöntemlere başvuranların, değil bize, bence hiçbir Karacabeyliye dil uzatmaya hakkı yoktur.
Şaban Önen olarak, bundan önce olduğu gibi, bundan sonra da Karacabey’de ilkeli, tarafsız, yol gösterici gazetecilik yapmaya ve ilçem adına da iyi, güzel ve Karacabey’e yakışır her işin destekçisi olmaya devam edeceğimi her vatandaşımızın bilmesini isterim. Güneş balçıkla sıvanmaz, çamur atılsa da elmas değerinden bir şey kaybetmez sözlerini halkımız çok iyi bilir.
Şaban Önen olarak ve Yörem Gazetesi olarak, Karacabey Belediyesi’nin 3T projelerinde başarılı olmasını diliyor, ancak turizm adına ilçenin ve sahil mahallelerimizin önünü açacak projeler yerine, o eşsiz doğal güzelliklere sahip yerlerde doğanın tahrip edilmesine, ister ormanda olsun, ister kumsalda olsun, herhangi bir doğa katliamına da karşı çıkacağımın bilinmesini istiyorum.