Karacabey’in tarım ve hayvancılıktaki duayen ismi Nuri Karaca: “Belediyelerin, köylerin arazilerini babalarından miras kalmış gibi yüksek bedellerle kiraya vermesi doğru değildir. Belediyelerin ihale yasalarında derhal değişiklik yapılıp, bu arazileri düşük bedellerle ve uygun ödeme şartları ile küçük ve orta ölçekli bölge çiftçilerine kiraya verilmesi sağlanmalıdır. Üretimin sağlıklı sürdürülebilmesi için yetkilileri icar bedelleri konusunda göreve çağırıyoruz. Karacabey Belediyesinin çiftçi kökenli Başkanı Sayın Ali Özkan’ın bu konuda öncelik vermesini bekliyoruz. Koskoca belediye, fakir fukara insanlardan alınan yüksek fiyatlı kiralara kaldı ise, yandı gülüm keten helva…” dedi.
Karacabey Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Nuri Karaca, 2010 yılında başlatılan karkas ve canlı hayvan ithalatı furyasına, birde bölgemizde sebebi anlaşılmayan tarla icar bedellerinin yükselmesi eklenince hayvancılığın sürdürülemez hale geldiğini söyledi.
Başkan Karaca, ilçe sınırları içerisinde bulunan TİGEM’e (devlete) ait arazilerin çok yüksek bedellerle kiraya verilmesinin üzerine, Büyükşehir Yasası ile birlikte belediyelere geçen köy arazilerinin de belediyeler tarafından fahiş bedelle ihaleye çıkarıldığını ve icar fiyatlarının astronomik bedellere ulaştığını vurguladı.
Bu durumu eleştiren Nuri Karaca, “Belediyelerin, köylerin arazilerini babalarından miras kalmış gibi yüksek bedellerle kiraya vermesi doğru değildir. Belediyelerin ihale yasalarında derhal değişiklik yapılıp, bu arazileri düşük bedellerle ve uygun ödeme şartları ile küçük ve orta ölçekli bölge çiftçilerine kiraya verilmesi sağlanmalıdır.” dedi.
Konuyla ilgili dikkat çeken eleştirilerde bulunan Karacabey Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Nuri Karaca, şu ifadelere yer verdi: “Devlet ve belediyelerin sahip olduğu arazilerin yüksek bedelle kiraya verilmesi, özel kurum ve kişilere emsal teşkil etmiştir. TİGEM’ler Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk tarafından tarımsal ve hayvansal üretimi arttırmak ve çiftçiye modern ve bilinçli tarım yapmalarını sağlamak için kurulmuşlardır. Yıllarca bu amaca hizmet edilmiş başarılı neticeler vermiştir.
Daha sonraki yıllarda kötü işletmecilik ve liyakat dikkate alınmadan yapılan tayinlerle büyük zararlar etmeye başlamıştır. Yöneticiler çareyi arazileri büyük bedellerle kiraya vermekte bulmuş-lardır. Bu kiralamalarda büyük teminatlar istediğinden ve fiyatların çok yüksek olmasından dolayı, ilçemizdeki küçük ve orta ölçekli çiftçi bu uygulamadan hiçbir fayda sağlamadığı gibi, icar fiyatlarının artmasından dolayı büyük zararlar görmüştür.
Belediyeler de bunlara uymuş, köylerin arazilerini babalarından miras kalmış gibi, yüksek bedellerle kiraya vermeye başlamıştır. Bu kurumların ihale yasalarında derhal değişiklik yapılıp, bu arazileri düşük bedellerle ve uygun ödeme şartları ile küçük ve orta ölçekli bölge çiftçilerine kiraya verilmesi sağlanmalıdır.
Karacabey, geçmiş yıllarda o zamanki adı Karacabey Harası olan işletmenin de katkısı ile hayvancılıkta ülkemizin en önemli bölgesiydi. Buna kullanılması köy muhtarlıklarının yetkisinde olan meraların da katkısı büyüktü.
Gelişmiş ülkeler hayvancılıkta küçük aile işletmeciliğine dönerken ve bu konuda büyük teşvikler verirken, bizim yaptığımız ne ile izah edilebilir?
İcar bedelleri 500-1200 TL/dk arasında değişen bir bölgede yem bitkisi yetiştirilip, kaba yem ihtiyacı nasıl yetiştirilip, kaba yem ihtiyacı nasıl karşılanabilir? Bu tarım için de geçerlidir. 1000 TL/dk civarında bir bedelle yer kiralayan bir çiftçi, dünyanın en pahalı tarım girdilerinin olduğu bir ülkede nasıl para kazanabilir? Bunun bir rasyonelitesi ve matematiği var mıdır?
Ürün fiyatlarının sabit kaldığı, hatta gerilediği bir ortamda, biz gerçek üreticilerin anlayamadığı başka dümenler mi çevrilmektedir?
Şu anda dana eti 3 yıl öncesinin fiyatı 30 TL/kg’dan işlem görmekte, salçalık domates fiyatı geçen yıl 80 kuruş/kg iken bu yıl 30 kuruş/kg’dan değer bulmuş, dane mısır geçen yılın fiyatının altında satılmaktadır. Kuzu eti ise yine 3 yıl öncesinin fiyatı olan 20-21 TL/kg’dan alıcı bulmaktadır.
Üretimin sağlıklı sürdürülebilmesi için yetkilileri icar bedelleri konusunda göreve çağırıyoruz. Karacabey Belediyesinin çiftçi kökenli Başkanı Sayın Ali Özkan’ın bu konuda öncelik vermesini bekliyoruz. Koskoca belediye, fakir fukara insanlardan alınan yüksek fiyatlı kiralara kaldı ise, yandı gülüm keten helva…
Çiftçiliği dededen, babadan kalan gerçek çiftçiler batmakta, tarlalarını satmakta yine de borçlarını ödeyememektedirler. 0 (sıfır) gümrük vergisi ile her türlü ithalatın serbest olduğu başka hiçbir ülke bulunmamaktadır. Bu durumdan çiftçiler ve hayvancılar olarak utanç duyuyoruz. Gümrük vergisi 0 olunca hazinenin kaybı da büyük olmaktadır. Madem ithalat yapacaksınız, bari ürünlere vergi koyun da hazinemize para girsin. Türkiye ‘Açık Pazar’ olmaktan çıksın.”